Tag Archives: hendek savaşı

Uhud Cenginde On Altıncı Olay

    Naklolunur ki, Âdemoğullarmın Seyyidi Muhammed (S.A.V.) çukur yere düşüp de İbn-i Kamiyye’nin: «Muhammed-i öldürdüm!» sözünden ve şeytanın nidasından Ashab (Allah hepsinden razı olsun) Hazret-i Muhammed (S.A.V.)’den ümitlerini kesmişlerdi. Dört bölük oldular. Bir kısmı şehit oldu. Bir kısmı Uhud Meydanından uzaklaştı. Bir kısmı da dağ koltuklarında ve tepelerde gezerdi. Orada gizlendiler. Bir Taife de… Read More »

Uhud Cenginde On Beşinci Olay

     Naklolunur ki, İbn-i Kamiyye Hazret-i Muhammed (S.A.V.)’e bir kılıç sallamıştı. Talha (R. Anh) kılıcı yakaladı. İki parmağı, kesildi. Birisi şahadet, birisi orta parmağı idi. Başka bir rivayete göre Talha (R. Anh): — «Parmaklarından neden yaralandın?» diye sordular. O da şu cevabı vermişti: — Hakemi -ki onun oku yanlış sekmezdi- Hazret-i Resûlûllah (S.A.V.)’e bir… Read More »

Uhud Cenginde On Dördüncü Olay

    Nakledilmiştir ki: — Hâceyi Alem, Resul-i Ekrem (S.A.V.) beş meluna beddua etmişti. Bunların beşi de bir yıla varmadan ölüp gittiler. Kimisi Uhud’da öldürüldü. Kimisi bir yıl tamam olmadan Cehennem’in derinliğine gittiler. Bunlardan birisi Abdullah bin Hümeyd-i Esedî’dir ki cenkte Hazret-i Muhammed (S.A.V.)’in üstüne at sürmüştü. Ebû Dücâne (R. Anh) bir kılıç vurarak onu… Read More »

Uhud Cenginde On Üçüncü Olay

    Vakıdî der ki: «Hanzale o sırada Cümeyle bint-i Abdullah bin Selûl ile evlenmişti. O gecenin ertesi sabahı Uhud Cengi olmuştu. Hanzale, karısının yanındaydı ve ona yaklaşmıştı. Sabah olunca Hanzale, askerin ardından onlara yetişmeğe niyet etti. Cümeyle dört kişiyi şahit tutarak, Hanzale’ye: . — «Bu gece karımın bekâretine ben erdim!» sözlerini söyletti. Ona: —… Read More »

Uhud Cenginde On İkinci Olay

   Söylenmiştir ki: —      İbni Kamiyye Hazret-i Muhammed (S.A.V.)’in üzerine kılıç savurmuştur. O melunun vuruşundan ve üzerindeki zırhların ağırlı­ğından yana düştü. Gözden kayboldu. O melun bağırıp çağırarak, or­du içinde: «Ben Muhammed’i öldürdüm!» diye haykırdı. Şeytan da o cenk meydanında: «Muhammed öldürüldü!» diye feryat etti. Ebû Süfyan buna inanıp: «Muhammedi kim öldürdü?» diye, Kureyş’ten sor­du. İbn-i… Read More »

Uhud Cenginde On Birinci Olay

    Denilmiştir ki, kâfirlerden dört kişi biribiriyle antlaştılar ve Hazret-i Muhammed (S.A.V.)’i öldürmeye ant içtiler. Bunlar, Abdullah bin Kamiyye, Utbe bin Ebû Vakkas, Abdullah bin Şahab-i, Züheri ve biri de Übeyy bin Halef‘ti. Kimileri de: — «Abdullah bin Humeyd-i Esedî de onlara katılmıştı!» dediler. İbni Kamiyye Hazret-i Muhammed (S.A.V.)’e o derece taş attı ki… Read More »

Uhud Cenginde Onuncu Olay

   Nakledilmiştir ki, bir bölük şerir Seyyidil Ebrâr (S.A.V.)’e kastet¬tiler. Peygamber (S.A.V.) mübarek yüzünü îmam Ali’ye çevirip: — Yâ Ali, diye buyurdu. Bunların şerrini benden uzaklaştır. Hazret-i İmam Ali (R. Anh) da canla karşı durup onları defetti. O halde iken Cebrail (A.S.) gelerek: — Yâ Resûlâllah, dedi, bu iş İmam Ali’den Yüce bir civanmertliktir. O… Read More »

Uhud Cenginde Dokuzuncu Olay

   İmam Ali (Allah ondan razı olsun) der ki: —      Müslümanlar dağılıp kaçma yoluna düşünce benim yüreğime o kadar ıstırap düştü ve biraz cenk ettim. Ardıma bakındım: —      «Resulullah (S.A.V.) kâfirlerden kaçacak kişilerden değildir! Belki ancak Hak Teâlâ kendisini bizim bu akıl almaz hareketimiz­den dolayı gökyüzüne çekti!» dedim. Önce, hemen kılıcımı çektim. Çevredeki kâfirleri dağıttım.… Read More »

Uhud Cenginde Sekizinci Olay

   Nakledilmiştir ki, o gün Hazret-i Muhammed (S.A.V.)’in çevresin­de ashabdan yalnız 14 kişi vardı. İslâm askerlerinin kimisi dağıldı, kimisi şehit oldu. Ama Nebiler Sultanı yerinden bir ayak boyu bile gerilemedi. Taşlar atarak, oklar atarak Müşrikleri geriye çevirir, kendisinden uzaklaştırırdı. Bu Cenkte melekler de hazır bulunmuştu. Lâkin, cenge el sürmemişler­di. Çünkü Allahü Teâlâ’mn izni yoktu. Cebrail… Read More »

Uhud Cenginde Yedinci Olay

   Bir anda İslâm ordusu darmadağın olmuştu. Hazret-i Resulullah (S.A.V.) onları ne kadar savaş hattına çağırdı ise geriye dönmediler. Bir kızgınlık eseri mübarek yüzünde belirdi. Mübarek alnındaki da­mar kabarıp iniyordu. Terleri inci gibi akıyordu. Birden önünde Haz­ret-i Ali’yi gördü: —      «İslâm kardeşlerine niçin katılmadın?» diye sordu. O da: —      «İmandan sonra kâfir olmak olur mu?»… Read More »