Nakledilmiştir ki, o gün Hazret-i Muhammed (S.A.V.)’in çevresinde ashabdan yalnız 14 kişi vardı. İslâm askerlerinin kimisi dağıldı, kimisi şehit oldu. Ama Nebiler Sultanı yerinden bir ayak boyu bile gerilemedi. Taşlar atarak, oklar atarak Müşrikleri geriye çevirir, kendisinden uzaklaştırırdı. Bu Cenkte melekler de hazır bulunmuştu. Lâkin, cenge el sürmemişlerdi. Çünkü Allahü Teâlâ’mn izni yoktu. Cebrail ve Mikâil (A.S.)‘lar ak elbiseler giyinmişler, Hazret-i Muhammed (S.A.V.)’in yanında durmuşlar, onu koruyorlardı.Bunların yedisi Muhacirlerden ve yedisi de Ansar’dandı. Bunlar da şunlardı:
Muhacirlerden: Aliyyül Murtazâ, Abdurrahman bin Avf, Saad ibni Ebû Vakkas, Zübeyr ibni Avvam, Talha bin Abdullah ve Ebû Ubeyde bin el-Cerrah idiler. (Allah hepsinden razı olsun).
AnsaFdan da: Habbab bin El Münzir, Ebû Dücâne, Asım bin Sabit, Haris bin Samme, Süheyl bin Hanif, Üseyd bin Muâz, Üseyd yerine Saad bin Ubâde ve Muhammed bin Seleme idiler. (Allah hepsinden razı olsun.)
Bütün bu kişiler ölüm üzerine ant içtiler:
— «Ölmeyinceye kadar düşmandan yüz döndürmeyeceğiz!» dediler. Böylece Hazret-i Muhammed (S.A.V.)’i kâfir saldırısından korudular. Allahü Teâlâ’nın yardımı ile bunlardan sekizi ölümden kurtuldu. Bunlar:
1 — İmam Ali (Allah ondan razı olsun),
2 — Talha bin Abdullah (Allah ondan razı olsun),
3 — Zübeyr bin Avvam (Allah ondan razı olsun),
4 — Ebû Dücâne (Allah ondan razı olsun),
5 — Haris bin Samme (Allah ondan razı olsun),
6 — Habbab bin El Münzir (Allah ondan razı olsun),
7 — Asım bin Sabit (Allah ondan razı olsun),
8 — Süheyl bin Hanîf (Allah ondan razı olsun) idiler.