Vadesinde Ödenmeyen Borç

By | 14 Ekim 2014

vadesinde-odenmeyen-borcHerhangi bir sebeple borçlanan kimse, vadesinde borcunu ödemeden, paranın değeri (satın alma gücü) değişirse, borcun ne şekilde ödeneceği konusunda, İslam müctehid ve fakihleri farklı görüşler ortaya koymuşlardır. İmam Ebu Hanife’ye göre, bu para tedavülde olduğu müddetçe paranın değeri ister artsın ister eksilsin, borç aynen ödenir. Para değerinin değişmesinin borcun miktarında bir tesiri olmaz. İmam Ebu Yusuf a göre, borcun sabit olduğu (sözleşmenin yapıldığı) zamanda kullanılmakta olan bir başka paraya veya altına göre kıymetinin ödenmesi gerekir. İmam Muhamed’e göre ise, bu durumda, sözleşmenin yapıldığı zaman değil; paranın değerinin değiştiği zamana itibar edilir.

Günümüzde özellikle az gelişmiş ülkelerde para değer kaybetmekte, gün geçtikçe satm alma gücü azalmaktadır. Bu sebeple, seneler öncesine ait bir borç, Ebu Hanife’nin içtihadına uyularak- aynen ödendiği takdirde, alacaklı zarara uğramaktadır. Oysa, dinimizde “başkasına zarar vermek ve başkası yüzünden zarar görmek yoktur.” Nitekim, fıkıh kitaplarında Ebû Hanife’nin içtihadına göre fetva verilmediği, Ebû Yusuf ve İmam Muhammed’in görüşlerinin her ikisinin de müftabih olduğu belirtilmekledir. Ancak zamanımızda para değeri çok sık – hemen her gün- değişmekte olduğundan İmam Muhammed’in içtihadı, uygulamada önemli bir kolaylık sağlamaktadır.

Bu itibarla, uzun süre önceki borçların ödenmesinde İmam Ebu Yusuf un içtihadına uyularak, paranın borçlanma zamanındaki değerinin (satın alma gücünün) dikkate alınması ve ayrıca iki tarafın da helalleşmeleri uygun olur.”