Lokman Hekim’in Oğluna 100 Öğüdü -4

By | 29 Eylül 2014

hz. lokman kimdirYalandan sakın, zira o serçe eti gibi tatlıdır. Ondan az kimseler kurtulabilir.
Oğlum!
Sana bir takım hasletler tavsiye edeceğim. Bunları yerine getirirsen, mensup olduğun topluluğun efendisi olursun:
Yakın, uzak kim olursa olsun, herkese tatlı davran.
İyiden de kötüden de cehaletini gizle.
Dostlarını koru.
Yakınlarım ziyaret et, gammazlığa kıymet vermeyeceğine, arayı bozacak azgınların sözünü dinlemeyeceğine dair onları temin et.
Öyle arkadaş seç ki, ayrıldığınız zaman ne sen onları, ne de onlar seni dillerine dolasınlar.
Ey oğlum!
Üç şey, üç şey ile bilinir: Hilim gazap anında, şecaat harp meydanında, kardeşlik ise ihtiyaç anında.
Ey oğlum!
Dostlarının bir şeyini reddetme. Fakat Allah-u Teâlâ’nm istediğinden başka türlü hareket edecek kadar da ileri gitme.
Ey oğlum!
Dünyayı sat, âhireti al. Böylece alışverişinde, her iki yönden kâr edersin. Sakın âhiretini satıp dünyayı alma, zira bu suretle her iki taraftan zararın olur.
Kalbin katı olduğu halde, insanların sana hürmet etmesi için, kendini Allah-u Teâlâ’dan korkar gibi göstermeye çalışma.
Oğlum!
İlim meclisine sokul, fakat âlimlerle mücadele edip onları üzme. Dünyan yetecek kadarını al, fazlasını âhiretin için infak et. Sıkıntıya düşüp başkasının sırtına yük olacak şekilde dünyayı tamamen arkaya atma. Oruç tut fakat orucun şehvetini kırsın. Şehvetini kıracak şekilde oruç tut. Adi kimselerin meclisine katılma, riyakârların içine girme.
Yolculuğa çıkınca, iğnen, ipliğin, tarağın, aynan, senin ve beraberindekilerin ihtiyacını görecek kadar ilacın yanında olsun. Günahlar hariç arkadaşlarına muvafakat eyle.
Ey oğlum!
Orta halde ikram edici ol, saçıcı olma.
Ey oğlum!
Hasta olmadan önce tabip çağır. Tabibe hasta olmadan önce hürmet göster.
Lokman Hekim’e oğlu; “Ey babacığım! Bir insan için en hayırlı haslet nedir?” dedi. Lokman Hekim; “Dindir.” buyurdu. “Ya iki haslet olsa?” dedi. “Din ve mal” diye cevap verdi. “Üç haslet olsa?” dedi. “Din, mal ve hayadır.” buyurdu. “Dört olsa?” dedi. “Din, mal, haya ve güzel ahlâk” “Ya beş haslet olsa?” deyince; “Din, mal, haya, güzel ahlâk ve cömertlik.” buyurdu. “Altı olsa?” deyince; “Ey oğlum! Bir insanda bu beş haslet toplanırsa, o insan muttaki, velî ve Allah-u Teâlâ’nm kendine yakın kıldığı kullardan olup, şeytandan uzaklaşır.” buyurdu.
Lokman Hekim’in oğlu devamla:
“Ey babacığım! En kötü haslet nedir?” dedi.
Lokman Hekim; “En kötü haslet küfürdür.” buyurdu. Oğlu; “En kötü iki haslet nedir?” deyince; “Küfür ve kibir.” buyurdu. “Üç olursa?” deyince; “Küfür, kibir ve şükür azlığı.” buyurdu. “Dört olursa?” deyince; “Küfür, kibir, şükür azlığı ve cimriliktir.” buyurdu. “Beş olursa?” deyince; “Küfür, kibir, şükür azlığı, cimrilik ve kötü ahlâktır.” buyurdu. “Ey babacığım altı olursa?” deyince; “Ey oğulcuğum bu beş kötü haslet birisinde toplanınca,
o kimse şakidir. Allah-u Teâlâ’dan uzaktır.” buyurdu.
Oğlum!
Hayreti mucip olmayan lüzumsuz şeylere gülme, lüzumsuz yerde gezme, üstüne vazife olmadan sorma.
Başkasının servetini koruyacağım diye kendi servetini mahvetme. Senin malın, kendin için infak edip takdim ettiğindir.
Başkasının malı veresiye terk ettiğindir.
Oğlum!
Merhamet eden merhamet bulur. Sükût eden selâmete erer. Hayır söyleyen kâr eder, kötü konuşan günahkâr olur. Diline hâkim olmayan pişman olur.
Sakın, kesesi eskidir (fakirdir) diye kimseye hakaret etme. Çünkü her ikinizin de Rabbi birdir.
Oğlum!
Sonunu gören pişmanlıktan emin olur. Küçük şeylere küçük diye bakma, yarın büyük olur. Küçükten terbiye edersen, büyüyünce faydasını görürsün.
Yavrucuğum!
Kötü insanlardan Allah-u Teâlâ’ya sığın. Böylece insanların en hayırlısı olursun.
Yavrucuğum!
Dünyaya gönül bağlama! Ona itimat etme! Zira sen bunun için yaratılmadın. Allah-u Teâlâ dünya nimetlerini itaat edenlere yani mü’minlere sevap, asilere ceza kılmadı.
Yavrucuğum!
Sakınılması lâzım olan bir husustan çok sakın! O da şudur: İnsanlar seni Allah’tan (c.c) korkuyor gördükleri halde kalbin facirdir, yani günahla doludur.
Bu hususta Resûlullah Efendimiz (s.a.v) hadis-i şerifte buyurdular ki: “Batınını (içini) ıslah eden kimsenin dışını da Allah-u Teâlâ ıslah eder.”
Yavrucuğum!
Sana iki şey tavsiye ederim. Bunlara dikkat edersen daima hayır üzere bulunursun. Bunlar: Geçineceğin para ve ödeyeceğin borcundur.
İnsanlara muhtaç olduğunu gösterme. Çünkü senin böyle yapman zenginliktir. Tamahtan sakın. Çünkü tamah hazır bir fakirliktir. Namazım dünyaya veda eden kimse gibi kıl. Özür dilemeyi gerektirecek şeylerden sakın.
Ey oğlum!
Hakk Teâlâ’ya tâbi ol! Nasihati önce kendine yap! Başkasına tavsiye edeceğin şeylerle önce kendin amel et! Sözünü bilgine, haline göre söyle.
Yavrucuyum!
Sana dost olanları, sıkıntılı zamanlarında dene.
Yavrucuğum!
Gençlik zamanını ganimet bil! Bir işte akıllı ve ilim sahibi kişilere danış!
Yavrucuğum!
Dostlarına da düşmanlarına da güler yüzlü ol! Dostlarına hürmet ve ikramda bulun!
Oğlum!
Masraflarını gelirine göre ayarla! İktisat et! Aşırı gitme! Her işte itidal üzere ol, yani orta yolu tercih et! Cömertliği âdet et!
Ey oğlum!
Büyüklerle konuşurken sözü uzatma! Akrabaya karşı alâkanı kesme! Üzerinde ittifak olunmuş şeyde muhalefet etme! Hiç kimseye üstünlük sağlama!
Oğlum!
Kaş göz işaretleri ile hiç kimseyi küçük düşürecek hareketlerde bulunma! Başkasının yanında kendini veya aileni methetme!
Oğlum!
Elinden geldiği kadar kavgadan, münakaşadan sakın! Dünya işleri için kendini fazla üzme! Kızdığın zaman sözlerine dikkat et, ölçülü olmaya çalış! Büyüklerin önünden yürüme! Bir kimse konuşurken araya laf karıştırma!
Oğlum!
Bir işi güzel talep etmek, ilmin yarısıdır, insanlara sevgi, akim yarısıdır. Geçimde tedbirli olmak, kazancın yarısıdır. Acı olma atılırsın, tatlı olma yutulursun. Sükût hikmettir, ama yapan azdır.
Lokman Hekim oğluna dedi ki:
Oğlum! Hikmet, senin şu on şeyi yapmandır:
Ölmüş kalpleri dirilteceksin.
Fakirlerle oturacaksın.
Hükümdarların meclislerinden uzak duracaksın.
Düşkünleri şerefli kılacaksın.
Köleleri hürriyetlerine kavuşturacaksın.
Garipleri barındıracaksın.
Fakirleri zenginleştireceksin.
Şerefli kimselerin şerefini arttıracaksın.
Büyükleri yücelteceksin.
Dilini muhafaza edeceksin.
Bu on şey, maldan daha iyi, korkuya karşı siper, harp için hazırlık, kâr zamanında sermaye, korku sardığı zaman şefaatçi, ölüm gelince delil ve elbisenin örtmediği zaman da elbisedir.