Oruç tutan kişinin itikâfa girmesi müstehabdır. İtikâf, ancak cemaatle namaz kılınan bir camide olabilir. İtikâf, günlerce sürecek ve araya cuma namazı girecekse, cuma namazının kılındığı bir camide itikâfa girmek daha uygundur.
Oruçlu olmayan kişi de itikâfa girilebilir. Ancak uygun olan, oruçlu girmektir. Çünkü oruç, kişinin düşüncesini toplamasını, nefsini köreltmesini daha kolaylaştım, ayrıca yapmakta olduğu ibadetin türediği anlama daha uygundur. Çünkü “itikâf”, sözlükte kendini belli bir yerde tutmak ve bir şeyi aralıksız sürdürmektir. Allâh (c.c.) şöyle buyurmuştur:
“Tanrı diye kendilerine tapınıp durduğunuz bu heykellerin/putların aslı esası nedir? ”
İtikâf, Peygamber Efendimizden ve sahâbeden beri süregelen bir sünnettir. Çünkü Hz. Peygamber (s.a.v.), ramazan ayının son on gününde itikâfa girmiş ve vefat edinceye değin bu alışkanlığını sürdürmüştür. Ayrıca,
“İtikâfa girmek isteyen, ramazan ayının son on gününde itikâfa girsin. ”
buyurarak sahâbeyi de buna teşvik etmiştir.