İhlaslı Olmak Nedir ?

By | 2 Haziran 2014

feraceler

İhlaslı olmak nedirİhlaslı olmak nedir ?“İhlas” kelime olarak “has kılma, halis ve katıksız yapma” demek­tir. İhlaslı olmak nedir ; Terim olarak manası: “İbadetleri sırf Allah emrettiği için yapma, ibadeti sadece O’na ait kılma, yaptığı ibadetlere başkası için hiçbir katkıda bulunmama” demektir. Ebedi kurtuluşa erecek olanlar sade­ce “İhlas” ile amel edebilenlerdir. Riya, gösteriş, süm’a, İhlasın zıddı olan davranışlardır. Mesela aslında beş vakit, namazını kılan birisi, ruküa, secdeye vb. gidiş gelişlerinde kendisini gören birilerinin ol­duğu yerde daha değişik davranıyorsa, işte namazının yalnız kıldığı zamanlardan farklı olan o kısımları, kendisini gören insanlar için yapılmış yani Allah’a (cc) has kılınmamış demektir. Bu da aslında Allah için kıldığı namaz ibadetine yaptığı farklılık oranında başkala­rını da ortak etmiş, yani Allah’a şirk (ortaklık) yapmış anlamına gelir. Bu durum insanı dinden çıkaran “itikatta şirk” demek değilse de, sevabı götüren “amelde şirk” kabilindendir. Oysa Allah: “Kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa Salih bir amel yapsın ve hiç kimseyi Rabbine yaptığı ibadete ortak etmesin” buyurur. İhlaslı olmak nedir konusuyla ilgili bir başka yerde temiz ve içimi rahat sütü Allah (cc), “ihlas”tan türemiş bir kelime ile anlatır: “Sizin için elbette davarlarda da ibretler vardır. Size onların karınlarındaki fışkı ile kan arasından, içenlerin kolaylıkla yudumlayacağı halis (tertemiz) bir süt içiriyoruz.”. Tefsircilerin izahına göre bu ayette “ihlas”la aynı kökten olan “halis” kelimesi şu anlama işaret eder: Nasıl ki, önce fışkıdan, sonra da kandan süzülen süte bu iki pis maddeden birisi karışacak olsa içilemez ve “kolaylıkla yudumlanamaz” yani kulun kabul etmeyeceği bir hale gelmiş olursa, amellere de, fışkı ve kana benzetebileceğimiz “Şeytan” ve “nefis” he­sabına bir şey karışırsa, onlar da Allah’ın kabul etmeyeceği hale gel­miş olurlar. Kul “halis” olmayan gıdayı kabul etmez de Allah, “halis” yani “ihlaslı” olmayan ibadeti kabul eder mi?[1]

[1] Bursevî, adıgeçen ayetin tefsiri