Hangi Sözler Yemin Sayılır, Hangi Sözler Sayılmaz ?

By | 20 Mart 2015

Hangi Sözler Yemin Sayılır, Hangi Sözler Sayılmaz ?Hangi Sözler Yemin Sayılır, Hangi Sözler Sayılmaz ?

Günlük hayatımızda çoğumuz, herhangi bir hususta söylediğimiz söze kuvvet vermek, ya da inanmakta te­reddüt gösteren muhâtabımızı ikna etmek için yemin ederiz.

Bir Müslümanın ister sözüne kuvvet vermek, isterse muhatabını inandırmak için olsun yemin etmesinde mahzur yoktur.

Nitekim Cenab-ı Hak da Kur’ân’ın birçok yerinde yemin etmiştir. Meselâ bunlardan birisi şu meâldedir:

  • Doğuların ve batıların Rabbine yemin ederim ki. Biz, onların yerine daha iyilerini getirmeye kadiriz ve kimse önümüze geçemez.”

Diğer taraftan Peygamber Efendimiz de (a.s.m.) bir ­çok defa bir şey söyleyeceği zaman sözüne, “Muhammed’in hayatı kudret elinde olan Allah’a yemin olsun ki, Kalpleri değiştiren Allah’a yemin ederim ki” diye­rek başlamıştır.

Bunlarla birlikte bir Müslüman yemin ederken bazı hususları gözönünde bulundurması gerekir. Tâ ki, bir hatâya düşmesin, vebal altına girmesin.

Yemin sâdece Allah adına yapılır. Meselâ “Vallahi, Billahi, Tallahi’ gibi. Veya “Rahmana yemin olsun, Rahim’e yemin olsun” şeklinde. Ya da “Kudret-i İlâhiyeye,” “İzzet-i İlâhiyeye yemin olsun” gibi.

Başkaları adına, meselâ Peygamberimize (a.s.m.) ve Kâbe’ye yemin edilemez. Yine, “Babamın başı için, ço­cuğumun başı için,’ “Oğlumun ölüsünü göreyim” şek­linde yaratılmış birinin başına veya hayatına yemin etmek de câiz değildir.

Nitekim Peygamber Efendimiz (a.s.m.) bir hadisle­rinde bu gerçeği şöyle beyan buyururlar:

“Babalarınıza, annelerinize ve putlara yemin etme­yiniz. Allah’tan başkasına yemin etmeyin, Allah’a da ancak yemininizde doğru olduğunuz zaman yemin edi­niz.”

Diğer taraftan, “Yemin ederim, şehadet ederim, Cenab-ı Hak ile ahdolsun, üzerime yemin olsun, üzerime ahdolsun gibi sözler de birer yemin sayılır.

Ayrıca, “Şu yemeği yemek benim için haram olsun” şeklinde helâli haram kılmak da yemin sayılır.

Bir kimse, “Şöyle yaparsam kâfir olayım, Yahudi veya Hıristiyan olayım,” “Allah’ın kulu. Peygamberin ümmeti olmayayım,” “Allah ruhumu imansız olarak alsın” şeklinde yemin etse, bu şahsın niyetine bakılır. Şayet bunları sırf yemin olsun diye ve inancının iddi­asına kuvvet vermek için söylemişse bu bir yemin olur. Fakat, bu sözü bununla kâfir olacağına inanarak söylemişse bu bir yemin olmaz. Bu şahıs tevbe ve istiğfar ile imanını ve varsa nikâhını yenilemesi gerekir. Zaten Peygamber Efendimizin (a.s.m.) nasıl yemin etti­ğini bilen bir Müslüman bu şekilde uygunsuz yemin etmekten kaçınır.

Bir kimse, “Şöyle yaparsam Cenab-ı Hakkın azabına uğrayayım veya lânetine uğrayayım,” “Hırsız ve zinâkâr olayım” dese, bununla yemin etmiş sayılmaz. Fa­kat, bu gibi sözler İslâm terbiyesine uymaz. Müslüman­ların böylesi sözlerden sakınmaları gerekir. Şâyet hatâ ile söylerse de tevbe ve istiğfar etmelidir.

Yine “Mushaf hakkı için, Kur’ân hakkı için filân işi yapmam” dediği halde o işi yapan kimseye keffâret lâ­zım gelmez. Bu şahsın tevbe ve istiğfar etmesi gerekir. Ancak bir görüşe göre Kur’ân-ı Kerim, Cenab-ı Hakkın kelâmı olduğundan böyle bir yemin muteberdir. O halde ihtiyaten bu tür sözlerden de sakınmak icap et­mektedir.

Diğer taraftan bazı yörelerimizde sözlerini kuvvet­lendirmek maksadıyla söylenilen “Anam avradım ol­sun” şeklindeki sözler de doğru değildir. Son derece çirkindir ve İslâm ahlâkına uygun düşmez.