Büyük Zatlara “Cenab” Denebilir Mi ?

By | 20 Mart 2015

Büyük Zatlara “Cenab” Denebilir Mi ?Büyük Zatlara “Cenab” Denebilir Mi ?

“Cenab” kelimesi lûgât mânâsı itibariyle “taraf, cânip ve cihet” demektir. Fakat, dilimizde bu mânâsıyla kullanılmamaktadır. Dilimizdeki ifadesi, “Hazret” gibi, tâzim, hürmet ve bir saygıdan ibarettir. Bu kelime genellikle “Allah” için kullanılmaktadır: “Cenab-ı Hak, Cenab-ı Allah” gibi.

Bununla beraber, hürmete layık olan başta peygam­berler olmak üzere, sahabî, evliya, ulemâ ve İslâm bü­yükleri için de kullanılabilir. “Cenab-ı Peygamber, Cenab-ı Ömer” gibi. Osmanlı devrinde bu sıfat sıkça kul­lanılırdı. Meselâ Peygamberimizden (a.s.m.) bahseder­ken “Cenab-ı Risâletpenâhi”, bir elçiden bahsederken “sefir cenapları” ifadeleri de kullanılırdı.

Aynı kelimenin “âli, ulvî” kelimeleri ile birlikte kullanılması hâlinde ise bu terkip, “şeref ve haysiye­tini muhafaza eden, kötü şeylere tenezzül etmeyen, cö­mert ve eli açık kimseler” mânâsını ifade etmektedir: “uluvv-i cenap, âl-i cenab” gibi…

Fakat, bugünkü dilimizde “Cenab” sıfatı sadece “Allah” lafz-ı Celâlinin başına gelmektedir. Diğer bü­yük zatlar için sadece “hazret” sıfatı kullanılmaktadır.