Hac İbadetinin Farz Oluşu

By | 4 Mart 2014

hac ibadetinin farz olması

Hac İbadetinin Farz Oluşunu iki şekilde açıklayabiliriz; Hac farz-ı ayn (şartların oluşması durumunda her mükellefin bil fiil yapması gerekli olan bir farz)dır, farz-ı kifâye (bir kısım mükellefin yapma­sıyla diğerlerinden düşen bir farz) değildir.

Çünkü Allâh-u Te’âlâ’nın haccı vâcib (farz) kılması, insan fertlerinden her bir ferdi muayyen olarak kapsar.

Hac İbadetinin Farz Oluşu ile ilgili kâide şudur: Farz-ı ayn olan yü­kümlülüklerde insan üzerinde olan bir sorumlu­luktan, ancak kendisinin o işi yapmasıyla kurtu­lur. Ama cenâze namazı, cihat ve benzeri şeylerde olduğu gibi, kendi zimmetinde olandan kastedilen gâye, başkasının onu yapmasıyla meydana geli­yorsa, o zaman bizâtihi kendisi yapmasa da baş­kasının onu yapmasıyla sorumluluktan kurtulur.

Şayet hiç kimse yapmazsa hepsi sorumlu olur. Başkasının yapmasıyla bir diğerinin yükümlülük­ten kurtulma durumu hac ibâdetinde tahakkuk et­mez.

Hac İbadetinin Farz Oluşu bedenindeki bir ârıza sebebiyle gerçekleşmiyorsa parasını ve­rip başkasını kendi adına haccettirme meselesi ise bundan farklı bir durumdur.