El-Vedüd

By | 16 Temmuz 2014

hasema

El-Vedüd

El-Vedüd ve meveddet masdarından türemiş mübalağalı ismi fail kalıbında bir sıfattır. Bu kalıp Allah (c.c) için kullanılırsa sıfat olur. Bu kalıp ismi mef’ul manasında isim olarak da kullanılır. Sevgi anlamındadır. İsmi fail olarak alındığında ÇOK SEVEN, ismi mef’ul olarak alındığındaysa ÇOK SEVİLEN manalarına gelir. Daha çok da çok seven manası tercih edilmiştir.

– VEDÛD ismi Kur’ân-ı Kerîm’de iki ayrı yerde geçer :

“Şuayb (a.s) dedi ki :


“Rabbınızdan bağışlanma dileyin sonra da ona tevbe edin. Şüphesiz Rabbim rahimdir, vedûddur.” (Hûd Sûresi 11/90)         “Şüphesiz


“Rabbın tutuşu şiddetlidir, İlkin var eden sonra geri çevirip yeniden yaratan odur, O gafurdur, vedûddur.” (Buruc Sûresi 85/11,12,13)

Bu iki âyet de Mekkîdir. Vedûd ismi bir yerde Gafûr, bir yerde de Rahîm ismi ile beraber gelmiştir. Vedûd ismi ile bu iki isim arasında karşılıklı bir gereklilik ve derecelendirme gibi bir ilgi söz konusudur.    Vedûd olduğu için rahmet ve mağfiret eder. Rahmet ve mağfiret için sevmek gerekir.

– Bazılarına göre kulun Rabbını sevmesi Allah’ın (c.c) bir ihsanı ve lütfudur. Kulun gücü ve kabiliyeti sebebiyle değildir. Allah (c.c) kulunu sever ve kalbine de bir sevgi yerleştirir. Sonra da kul Allah’ın (c.c) tevfikiyle Rabbını sever. Rabbını sevince de Rabbı onu bir başkasının sevgisiyle mükâfatlandırır. Gizli ve açık bütün kulluk davranışlarının ruhu ve temeli Allah (c.c) sevgisidir. Mâide Sûresi 5/54. âyetinde


“O onları sever, onlar da O’nu” Hakk’ın sevgisi kulun sevgisinden önce gelmiştir. Hakk’ın kula muhabbeti olmasaydı kul Hakk’a muhabbet edemezdi.

Aşk odu evvel düşer mâşûka, ondan âşıka
Şem’i gör ki yanmadan yandırmadı pervâneyi.

 

   Hakk’ın Salih kulları, Allah’ın (c.c) zât, sıfat ve fiiller açısından mükemmel bir varlık olduğunu, ortadaki eserlerinin mükemmelliğini bildikleri için O’nu severler de O VEDÛD (çok sevilen) olur.

Vedûd ismi ister “seven” ister “sevilen” anlamında olsun bu iki vasıf da bir medih=övme olur. Allah’ın (c.c) itaatkâr kullarını sevmesi lütuf sahibi olması demektir. Yani bu sevme hem Allah (c.c) için bir medih (sevmek bir mükemmelliktir) hem de Allah (c.c) tarafından kullarını medihtir. Kulların Allah’ı (c.c) sevmesi (yani Allah’ın “sevilen” olması) onlar nezdinde kerem ve ihsanının bilinmiş olmasından dolayıdır. Bu biliş de medihtir.

Allah’ın (c.c) Salih kullarını sevmesi kendilerinden razı olup amellerini kabulü ve diğer kullarına da sevdirmesi demektir.

Allah (c.c) kimleri sever :

1–Muhsinler :(Bakara 195, Âl-i İmran 134)


2–Tevbe edenler :  (Bakara 222)

3–Temizlenenler : (Bakara 222)

4–Müttakiler : (Âl-i İmran 76)


5–Sabredenler : (Âl-i İmran 146)


6–Tevekkül edenler : (Âl-i İmran 159)


7-Âdil olanlar 🙁 Mâide 42)


8–Saf halinde yolunda savaşanlar : (Saff 4)

Allah (c.c) kimleri sevmez :

1–Haddi aşanları : (Bakara 190)


2–Fesad : (Bakara 205)


3–Nankör, günahkâr : (Bakara 276)


4–Kâfirler : (Âl-i İmran 32)


5–Zalimler :  (Âl-i İmran 57)


6–Hâin günahkâr : (Nisâ 107)


7–Müfsidler :(Mâide 64)


8–Müsrifler :(Enâm 141)


9–Hainler :(Enfal 58)


10–Müstekbirler : (Nahl 23)


11–Hain nankör :(Hacc 38)


12– Kibirli :  (Lokman 18)


Kullarından bu isme lâyık olanlar mahlûkata karşı iyilikten başka bir şey istemeyenlerdir :

1–Kendisi için istediğini başkaları için de isteyenler
2–Başkalarını kendisine tercih edenler.

Bu ismi ile Allah (c.c)

1–Varlık vererek mahlûkatını sevdiğini göstermiştir.
2–Mahlûkat için sadece hayır murad etmiştir. Onlar için hayır muradı aynı zamanda varlık vermesidir de.
3–Hayırlara ulaşmaları için her türlü ihsanda bulunmuştur.
4–Kendisini sevenleri rahmet ve merhametiyle kuşatmıştır.
5–Sevenlerini mahlûkata da sevdirmek.

Peygamberimizin (s.a.v) bu isimden istifadesi

1–Herkes için hayırdan başka bir şey murad etmezdi.
2–Başkalarını kendisine tercih ederdi.
3–Sevdiğini hal ve hareketleriyle gösterirdi.
4–Sevgisinin tezahürü olarak kendisine yapılan kusurları bağışlardı.
5–İnsanlara olan sevgisi, onların azaba düşmelerine engel olmak için bütün imkânlarını seferber etmeye sebep olmuştu.
6- Sever ve sevmeyi tavsiye eder, sevmeyende bir hayır bulunmadığını söylerdi.
7–Yaratıkları seven, onlar tarafından sevilen biri idi.

Müminlerin istifadesi

1–Müminlerin kendisini sevmelerini engelleyecek hal ve hareketlerden uzak kalmak,
2–Sevmelerini kolaylaştıracak hallere sahip olmak.
3–Sevdiğimizi açıkça gösterebilmek. Sevdiklerimiz için bir şeyler yaparız (yapmalıyız), bir şeyler yaptıklarımız da bizim sevdiklerimizdir.
4–Allah’ı (c.c), peygamberimizi (s.a.v.), ashabını (r. anhum), alimlerimizi (r.a) tüm müminleri sevmek, sevdirmek.
5–Kendimiz için istediklerimizi müminler için de istemek, istemediklerimizi de istememek (asgari)
6–Müminleri kendimize tercih eder olmak.
7–Allah’ın (c.c) sevdiği kimselerden olmak
8–Allah’ın (c.c) sevmediklerinden olmamak