1. Yeminin sözlük ve dini terim anlamı nedir?
Yemin sözlükte, kuvvet ve sağ el demektir. Dini terim olarak; söylenen bir sözü, Allah’ın adını anarak kuvvetlendirmektir.
2. Yeminin çeşitleri nedir?
Yemin üç çeşittir:
1. Yemin-i Gamûs: Geçmiş veya şimdiki zamana ait bir iş için bilerek, yalan yere yemin etmektir. Keffareti yoktur. Çünkü çok günahtır, ancak içten gelen samimi bir tevbe gerekir. Şayet bu yemin ile (yalan yere yemin ile), başkasının hakkı gasbedilmiş ise, bu hak, sahibine geri verildikten ve helallik alındıktan sonra Allah’tan af ve mağfiret dilemek gerekir.
2. Yemin-i Mun’akide: Geleceğe ait bir şeyi yapmak veya yapmamak üzere yapılan yemindir. “Vallâhi şu işi yapacağım/yapmayacağım…” gibi yapılan yemin. Bu çeşit yemin yerine getirilmezse keffaret gerekir.
3. Yemin-i Lağv: Geçmiş veya şimdiki zamana ait bir iş veya olay üzerine öyle olduğunu sanarak yapılan yemindir. Mesalâ; bir konuyu babasıyla konuşmadığı halde, konuştuğunu zannederek “Vallâhi o konuyu babamla konuştum” demesi gibi. Böyle bir yemin için keffaret gerekmez.
3. Yapılması farz olan bir görevi terk etmeye veya yapılması haram olan bir şeyi yapmaya yemin eden bir kimse ne yapmalıdır?
“Valâhi Ramazan ayında oruç tutmayacağım” veya “Vallâhi içki içeceğim” gibi dinen yapılması gerekli bir görevi terk etmeye veya günah olan bir işi yapmaya yemin ederse, hemen yeminini bozup keffaret vermesi gerekir. Çünkü böyle bir yemini devam ettirmek günahtır.
4. Mendup olan bir işi yapmaya yemin eden kimse ne yapmalıdır?
“Vallâhi nafile namaz kılmayacağım” “Vallâhi hasta ziyaretine gitmeyeceğim” gibi mendup olan bir işi yapmamaya veya “Vallâhi camiye sol ayakla gireceğim” gibi mekruh olan bir işi yapmaya yemin ederse, uygun olanı o mekruhu terk ederek keffaret vermesidir.
5. Mübah olan bir işi yapmamaya yemin ederse durum nedir?
“Vallâhi şu yemeği yemeyeceğim” gibi mübah olan bir işi yapmamaya yemin eden kişi için uygun olanı bu yeminini bozması ve keffaret vermesidir.