Aile ve insan ilişkilerinde güven çok önemlidir. Kişiler arasında güveni yitirecek bir tavır yahut söz aile ilişkilerini tehlikeye sokmaktadır.
Güven insanların birbirlerine oransız ve sınırsız sevgi, saygı duydukları bir his ve anlayıştır. Tabii ki bunu sınırlandırdığımız kişiler vardır fakat bu ona olan güven derecemizle orantılıdır.
Yalan söylemek, bir kişiyi aldatmak; güven duygularını sarsmak ve tüm bağları koparmak anlamına gelmektedir. Yalancılık çok kötü ve sonu olmayana bir hastalıktır. Bir insan yalan söylemeye alışmışsa, bundan vazgeçmesi oldukça zor olacaktır. Kalbinde yalanın yer bulduğu insan, kendi doğrularında saparak artık uydurmuş olduğu yalana kendini ve diğer tüm insanları inandırmış olur.
Müslüman için yalan; asla mümkün olmayan bir huydur ve dinimizin kesin olarak yasakladığı davranışlar arasına girer.
Günah ve çirkef bataklığına sürükleyen yalan, zamanla iftira gibi ağır bir zillete dönüşür ve gerçekten geri dönülemeyecek hatalara doğru yol alır.
Yalan ve yalancılıktan kaçınılmalıdır. Bir sözün yalan olduğunu bildiğimiz halde dinlemeye devam etmemeliyiz. Yalan duyan kulaklar, yalana alışır ve kendi ağzımızdan çıkanları işitemez olurlar. Kendimizi yalanın kucağına atmaktan sakınalım. Dünya ve ahiretimizi hüsrana uğratacak bu kötü hasletten olabildiğince uzak kalalım.
Birbirimize ve insanlara olan güvenimizi yitirmemek adına yalandan uzak duralım ve uzak tutalım. Evlatlarımızı bu konuda eğitelim ve ne denli yanlış bir şey olduğunu anlatalım. Onları yalana teşvik edecek hallerden kaçınalım. Huzur ve güven dolu bir evin, ailenin temellerini atalım.