Peygamber Efendimiz Dördüncü Kızının Doğumuna Sevinmişti

By | 1 Haziran 2015

peygamber-efendimiz-dorduncu-kizinin-dogumuna-sevinmistiKARA BAHTLI KIZLAR doğuyordu sıcak çöllerde. İstenmeyen bebekler. Doğumları ailelerinde utanç kabul edilen masum yavrucaklar. Kızı olduğunu haber alan babaların kederi yüzlerine vuruyordu. Kararan yüzlerin gerisindeki beyinler, hemen bu yavrudan kurtulacakları anın planlarını yapıyordu.
Zavallı bebekler, meçhule gidişin ilk adımlarını atmış oluyorlardı doğumlarıyla. Sıcak kumlara gömüleceği ana kadardı aldığı minik nefescikleri… Bu zavallı yavrucakların yüzünü okşayan, yanaklarına buseler konduran bir kimsede bulunmuyordu çoğu zaman.
Bahtsız kıza kaygı ve keder ile bakıyordu anneleri de. Yakında ayrılacakları bebeğe, belki de fazla sevgi göstererek bağlanmak istemiyorlardı. Kız anası olmaktan utanarak bakıyorlardı çevreye. Erkek doğuramamanın ezikliğini yaşıyorlardı toplumda. Kız anası olmanın ayıbını.
Gülmüyordu sanki yavrucuk. Gülemiyordu anası. Doğan her kız, kara bir haberdi aileler için. Kararıyordu ananın dünyası. Kara kumlara gömülecek bir bebeği götürüyordu sinesine, sayılı emzirmeler için.
Tüm kız bebeklerin doğumunun böyle yaşandığı bir anda ve toplumda doğdu o.
Babasının dördüncü kızıydı…
Dördüncü kızdı hiç erkek çocuğunun olmadığı bir ailede.
Babanın sevincine diyecek yoktu. O kadar sevinmişti ki minik kızın doğuşuna! O kadar mutlu olmuştu ki!
Mutluluğunu bebeğin ebesi ile paylaştı. Doğumdan hemen sonra odaya girerek ebe Sevade bint Mısrec’e dualar etti.
O, çocukları arasında ayırım yapmayan bir babaydı. Kız erkek diye bir cinsiyet mantığı ile çocuklarını değerlendirme-yen bir babaydı. O, çocuklarını sayı olarak görmeyen bir ba-baydı. Her çocuk onun için tekti. Her çocuk özeldi. Her çocu-ğunu Rabb’i özel olarak ona hediye ediyordu. Her çocuğun doğumu ayrı bir kutlamaydı onun için.
O, çocuklarını Muh’sin ismiyle Onun bir hediyesi olarak gören bir Babaydı (a.s.m.)…