Müslüman Kardeşlere Güler Yüzle Bakılması

By | 12 Temmuz 2014

hasema

 

a(8)Ebû Zer radıyallâhu anh’dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallâhı aleyhi vesellem şöyle buyurdu:

“Din kardeşini güler yüzle karşılamaktan ibaret bile olsa, hiçbir iyiliği küçümseme.”

Açıklama:

Güzel dinimiz, insanları birbiriyle kaynaştıracak her harekete değer vermiş, bunların insana sevap kazandıracağını belirtmiştir. Yukarıdaki hadislerde görül­düğü gibi küçücük bir ikram, tatlı bir söz, hatta bir gülümseme bile iyilik sayılmış­tır. Zira İslâmiyet’in gayesi, insanlara tek bir Allah’ın kulu olduklarını, aynı ana babadan üreyip çoğaldıklarını hatırlatmak, bu sebeple de birbirlerine yakınlaş­malarını sağlamaktır.

Hedef böylesine yüce olunca, insanı o hedefe yaklaştıran her hareket önem­li ve değerlidir. Bu sebeple Peygamber Efendimiz tebessümdeki sihire dikkatimizi çekmiştir. Aslında bu sihirin gücünü herkes bilir. Soğuk bir tavırla birbirine ba­kan kimselerden birinin dudağının ucunda beliren hafif bir tebessümün, aradaki mesafeleri bir anda yok ederek onları birbirine nasıl yaklaştırdığını bilmeyen ve yaşamayan yoktur. Ne yazık ki çoğumuz, Cenâb-ı Hakk’m esirgemeden hepimi­ze verdiği bu serveti kullanmakta cimri davranır, aramıza buzdan duvarlar öreriz. Kâinatın Efendisi bu hadisiyle, hepimizi bu değerli sermayeyi kullanmaya davet etmektedir.

Hadisten Öğrendiklerimiz

1. Hiçbir iyilik basit görülmemeli, elden gelen her güzel iş yapılmalıdır.

2. Müslümanlar birbirini sevmeli, birbiriyle kaynaşmalıdır.

3. Sevgi dolu bir gönlün habercisi olan tebessüm, insanlardan esirgenme- melidir.

İmam Nevevi şöyle der:

Hadise göre, “Hor görme” sözü Ebu Zerr’e -radıyallâhu anh- olduğu gibi tüm üm­mete de şamildir. Resûlullahın -sallallâhu aleyhi vesellem- şu sözü buna:”Ümmetimden birisine olan hükmüm, ümmete olan hükmümdür.”

Hadiste, özellikle seferden dönüşteki karşılaşma anında, güler yüz gösterme­ye teşvik vardır.

Hadise göre; çocuklan şefkatle öpmek müstehabtır. Bu kalpte doğan bir acıma­dır. Allah’ın (cc) kullarına acıması, onların aralanndaki merhametlerine bağlıdır.

Merhametin yokluğu, kalbin katılığına ve insanlara acıma duygusunun kay­bolmasına delildir.