Kabirde Azap Nasıl Olur?

By | 18 Ağustos 2014

kuran

 

kabir azabı nedir“Kabirde azap nasıl olur?” diye sorarsan: Âlimler bu hususta değişik gö­rüşler beyan etmişlerdir.

Bazıları demiştir ki: “Ölü kabre konulduktan sonra ruhu tekrar ona iade edilir. Aynı dünyadaki gibi… Sonra oturur bir vaziyet alır.”

Bazıları, “Sorgu-sual sadece ruha olur; cesede değil. Sual vakti ruh cesedin göğüs kafesi bölgesine yerleştirilir. Sorular böyle sorulur.” demiştir.

Bazıları da, “Ruh, ceset ile kefen arasında bulunur. Sorgu sual ruha bu va­ziyette iken olur” demişlerdir.

İlim ehli der ki: “İnsan kabir azabının hak olduğuna inandıktan sonra onun nasıl olacağı üzerinde oyalanmamalıdır. ‘Allah kabir azabının nasıl olacağını en iyi bilendir, kabre vardığımızda nasıl olacağını göreceğiz’ demelidir.”

Kabirde Münker ve Nekir’in sorgulamalarını inkâr eden kimse muhteme­len şöyle der:

– Bu hadise aklın kabullenemeyeceği bir şeydir. Çünkü bu, tabiat kuralla­rına aykırıdır. Böyle bir şey mümkün olabilse de ispat edilemez.

“Bu, akim kabullenemeyeceği bir şeydir. Çünkü bu tabiat kurallarına aylan­dır” iddiasını ele alalım. Böyle bir şey düşünmek, gerek peygamberliği gerekse onların mucizelerini hiçe saymak gibi bir şeydir. Zira onların mucizeleri de aklın kabul etmeyeceği kadar tabiat kurallarına aykırı ve olağan üstüdür.

Peygamberler de birer insan olmalanna rağmen melekleri görmüşler, ken­dilerine Allah’tan (celle celâiüh) vahiy gelmiştir. Allah’ın izniyle mucizeler gös­terirler. Meselâ, Musa (‘aleyhi’s-selâm) için Kızıldeniz ikiye ayrılmıştır, asası bir ejderha olmuştur. Düşünülürse, bütün bunlar tabiat kurallarına aykırıdır. Fa­kat bunları inkâr eden dine girdiği gibi öylece çıkar.

“Böyle bir şey mümkün olabilse de ispat edilemez.” iddiasını ele alacak olursak; biz bu hâdisenin ispatına dair birçok haber naklettik. Anlamak is­teyen kimseye yeter de artar bile… Yüce Allah kitabında bunu ispat mahiye­tinde birçok ayet getirmiştir:

“Kim benim zikrimden yüz çevirirse ona dar bir geçim vardır. Kıyamet günü onu kör olarak haşrederiz.”(Tâ-Hâ 20/124) Müfessirler buradaki dar geçimden maksadın kabir azabı olduğunu söylerler.

Bir diğer ayet-i kerimede de şöyle buyrulmuştur:

“Allah iman edenleri dünya hayatında da, ahiret hayatında da değiş­meyen sözle sağlam ve kararlı kılar.”