Hiçbir işte aşırıya kaçmamak ve olmayacak derecesinde yapmamak ölçüdür. Yani gereği kadar ve gerek görüldüğü kadar yapmak en uygun olanıdır.
Kimi zaman hep daha fazlasını isteyerek işleri hiç olmayacak yerlere sürüklüyor olabiliriz. İstek ve arzu ettiklerimizde sınır tanımadan ve hiç ilerisini düşünmeden ölçüsüz işler peşinde koşturduğumuz olmuştur. Boş ve anlamsız konuşmalarımız buna eşlik etmiş ve ortaya saçma sapan bir durum çıkmıştır.
Yahut bunun tam zıttı olan, kendinden ve hayattan ümidini keserek hiçbir iş yapmadan umarsız ve anlamsız işlerimizde olmuştur. Bir gaye ve amaç gütmeden, işin nerelere gittiğini tartmadan, ölçmeden kim bilir nasıl bir durum ve hal içine girmişizdir.
B izler için ölçülü olmak yani orta yolu korumak çok önemlidir. İleriye giderek haddimizi aşmamalı, geride durarak hayata dair ümidimizi yitirmemeliyiz.
Vücudun rahatlığı az yemektir. Ruhun rahatlığı günahın azlığıdır. Kalbin rahatlığı endişe ve tasanın azlığındadır. Dilin rahatlığı ise az konuşmaktadır.
Hiçbir işte aşırıya kaçmamalıyız. Az yemek, az uyumak ve az konuşmak evliyanın hayat felsefesi olmuştur ve dengeyi her zaman korumuşlardır.
İbadetlerimizde de orta yolu izleyerek, farz olan ve yasak edilen işlerden geri durmamalı ve aşırı gitmek için kendimizi yıpratmamalıyız. Daha fazlasını yapmak için gayret etmeli fakat dengeli bir şekilde yerine getirmeliyiz.
İtidalli olmak kişi için en güzel yoldur ve mutluluğu kazanacağı bir kapıdır. Kalbi ve ruhu motive eder ve kişiyi her an hazır tutarak mutluluk dinamikleri oluşturur.