Aile saadetinin temeli “güzel ahlâk”tır. Erkek ve kız tarafı “güzel ahlâklı” olurlarsa, o yuvada huzur olur, saadet olur.
Terbiyeli, nezaketli, güzel ahlâklı kadın; tasarrufa riayet eder, çocuklarını sever, kocasının malını, şerefini ve namusunu korur. Böyle bir hanım ailede saadet kaynağıdır.
Ahlâkça kaba, ev işlerinde beceriksiz, döküm saçım, hesapta tutumlu olmayan, israfçı bir kadının olduğu yuvada huzur, sevgi, bereket ve saadet olmaz.
İmam Gazâlî, altı çeşit kötü huy sayarak, bu huylara sahip kadınlardan uzak durmayı tavsiye etmektedir. O kötü huylar şunlardır:
1. Çokça inlemek, şikayette bulunmak, daima başı ağrı- yormuş gibi başını sarmak suretiyle naz yapmak. Bu bakımdan hastalıklı olan veya yapmacıktan kendini hasta gösteren bir kadınla evlenmekte hiç bir hayır yoktur.
2. Kocasına karşı, “Ben senin için şunu yaptım, bunu yaptım.” demek suretiyle başa kakmak.
3. Başka bir adamın sevgisiyle yanıp tutuşmak veya başka bir kocadan olan çocuğunun sevgisiyle yanmak. Bu hanımdan da sakınmak ve böyle bir hanımla evlenmemek gerekir.
4. Her şeye göz dikip istemek. Böyle bir hanımın oburluğu, kocasını gücünün yetmeyeceği yüklerin altına sokar.
5. Sun’î bir güzellik için bütün gün boyunca yüzünü süslemek için çalışmak. Kocasıyla beraber sofrada oturup yemekten hoşlanmamak. Bu nevi kadın tek başına yer ve her şeyde müstakil bir paya sahip olmak ister.
6. Çenesi düşük olmak ve çokça konuşmak. (İhya-i Ulûmi’d-Din, c.2/108)
Hz. Ali (r.a.) şöyle demektedir:
“Üç durum vardır ki, erkekler için kötü; fakat kadınlar için iyi sayılır: (1) Cimri olmak, (2) Kendini beğenmek, (3) Korkak olmaktır.”
Kadın cimri olduğu zaman kocasının malını korur. Kendisini beğendiği zaman kocasının dışındaki erkeklerle şüphe verici ve yumuşak bir şekilde konuşmaz. Korkak olduğu zaman da her şeyden korkar, evinden çıkmaz.
Aksi durum ise, kadınlar için “kötü huy” sayılır. Yani saçıp savurmak, korkmayıp dışarıda dolaşmak, evinde oturmaktan hoşlanmamak kadınlar için iyi haslet değildir.