Gece namazına kalkınca öncelikle kısa sûrelerle iki rekâtlık bir kılması ve Allâh’ın kendisine lütfettiği namaz ve teşbih ibadetini
ayıncaya dek hiçbir şey yiyip içmemesi güzel olur. Çünkü uykudan kalkınca kaygısız ve kalbi huzur dolu olur. Bir şeyler yiyip içtiği zaman ise kalbi huzurunu kaybeder ve karanlıkta kalır. Bundan dolayı yeme ve içmeyi geciktirmelidir. Ancak aşın derecede açsa veya ramazan ayında gündüz vakti açlığın sıkıntısını çekmekten endişe ediyor ve aynı zamanda sahur vaktinin çıkmasından korkuyorsa o zaman namazı kılmadan önce yerer daha güzeldir.
Kişinin, âbidler zümresine girebilmek ve gâfiller güruhuna dahil edilmemek için uyumadan önce üç yüz âyet okuması güzel olur. Mesela Furkan ve Şuarâ sûrelerini okuyabilir; çünkü bu iki sûrenin âyetlerinin toplamı üç yüzdür. Bunları lâyığıyla okuyamıyorsa Vâkıa, Kalem, Hâkka, Mearic ve Müddessir sûrelerini okuyabilir. Bunları da gereği gibi okuyamıyorsa Tânk Sûresi’nden başlayarak kısa sûrelerin tamamını okuyabilir. Çarkü bunların toplamı da üç yüz ayettir.
Bin âyet kadar okursa bu daha güzel ve daha faziletlidir; bu miktarı okuyan kişinin amel defterine çok büyük ecir yazılır ve o, kunût edenler zümresine yazılır. Bunun için Mülk Sûresi’nden itibaren son iki mzâ okuyabilir. Bunu güzelce okuyamıyorsa İhlâs Sûresi’ni her defasında Besmele çekerek iki yüz elli kez okuyabilir. Çünkü bu da toplamın. bin eder.
Aynca kişi, her gece şu dört sûreyi okumayı ihmal etmemelidir: Secde, Yasin, Duhan ve Mülk sûreleri. Bunlara Zümer ve Vâkıa sûrelerini de aderse daha güzel olur.
Hz. Peygamber (s.a.v.) geceleri Secde ve Mülk sûrelerini okumadan uyumazdı.Bir başka rivayete göre İsrâ ve Zümer Sûresi’ni; bir başka rivayete göre ise Müsebbihât adıyla bilinen [İsrâ, Hadîd, Haşr, Saf, Cuma ve Ala ] sûrelerini mutlaka okurdu.
Bu sûrelerden birinde bin âyetten daha faziletli bir âyet bulunduğu söylenir.