Ömer İbnü’l-Hattâb’dan (r.a.) Allâh Rasûlü’nün (s.a.v.) şöyle buyurduğu nakledilmiştir:
‘Oruçların en güzeli Dâvûd orucudur. Bütün hayatı boyunca bu orucu tutan kişi kendini Allah’a adamış olur. ”
Ebû Mûsâ el-Eş‘arî’den Hz. Peygamber’in (s.a.v.) şöyle buyurduğu nakdilmiştir:
“Her kim dehr orucunu tutarsa cehennem onun için -parmaklannı doksan rakamı gibi düğümleyerek- işte şöyle daraltılır.”
Sa‘d b. İbrahim’den Hz. Âişe’nin dehr orucu tuttuğu nakledilmiştir. Yakub, babasından şöyle nakletmiştir:
“Sa‘d (r.a.) ömrünün son kırk yılında sürekli oruç tuttu.”
Ebû İdris Âizu’llah’tan şöyle nakledilmiştir:
Ebû Mûsâ el-Eş‘arî sürekli oruç tuta tuta kürdan gibi inceldi.
“Ebû Mûsâ! (Oruç tutmaya biraz ara vererek) kendini rahatlatıversen” dedim.
“Benim amacım da o zaten” dedi, “Ben yarışı hep zayıf olan atların kazandığını gördüm.”
Ammâr er-Rahib anlatıyor:
Miskine ez-Zafâriyye’yi rüyamda gördüm. İsâ b. Râzân, Ubulle’de iken bu kadın ta Basra’dan yola çıkıp onun sohbetine gelirdi.
“Miskine! İsâ ne yaptı?” diye sordum. Güldü ve “Güzel kıyafetler kuşandı, ellerinde sürahilerle uşaklar etrafını kuşattı ve zinetler takındı ve kendisine ‘Ey kâri (Kur’ân okuyan)! Yüksek makamına otur; çünkü dünyada iken oruç seni iyice bilemişti’ denildi.”
İsâ b. Razan, o kadar oruç tutmuştu ki beli bükülmüş ve sesi kesilmişti.
Enes b. Mâlik’ten nakledilmiştir:
Ebû Talha, Hz. Peygamber zamanında iken savaşlara katılmak için oruç tutmazdı. Hz. Peygamber’in vefatı sonrasında ben onun ramazan ve kurban bayramları haricinde oruçsuz olduğunu hiç görmedim.
Ebû Bekir b. Abdurrahman bir hadisi naklederken şöyle demiştir:
“Bu hadisi bana, Allâh Rasûlünü bir yaz günü oruçlu iken sıcağın ve susuzluğun şiddetinden dolayı başına su dökerken gören bir sahabi rivayet etti…”
Hz. Ali’den şöyle nakledilmiştir:
“Allâh Rasûlü (s.a.v.) bir gün oruç tutar, bir gün tutmazdı.”
Câbir’den şöyle nakledilmiştir:
Ömer İbnü’l-Hattâb Hz. Peygamber’e “Ey Allah’ın Rasûlü! Bütün hayatını onıç tutarak geçiren kişi hakkında ne dersin?” diye sorunca o (s.a.v.) şöyle cevap vermiştir.
“Bu kişi ne oruç tutmuştur, ne de iftar etmiştir. ”
Hz. Peygamber’in bu sözü, bütün hayatını oruç tutarak geçirip bayram günlerinde de dahi iftar etmeyen kişiye yöneliktir. Nitekim Ahmed b. Hanbel şöyle der:
“Kişi, bayram günlerinde iftar edip yılın geriye kalanını oruçlu geçirirse herhangi bir yasağı çiğnemiş olmaz.”
Aksine bu kişi yukanda sıraladığımız bütün faziletleri elde eder.