Yirmi Üçüncü Olay Ebû Ubeyde Bin Cerrah (R. Anh)’In Cengi

By | 17 Mart 2015

yirmi-ucuncu-olay-ebu-ubeyde-bin-cerrah-r-anhin-cengi   Ebû Bekir (R. Anh) şöyle buyurmuştur:
— Peygamber (S.A.V.)’in mübarek yüzü yaralanıp tolgasından bazı zırh halkaları o mübarek yüzüne saplanmış bulunuyordu. Ben koşarak yanına vardım. Gördüm ki bir yandan da bir kişi, bir kuş gibi, hızla yanma gelmişti. Bu, Ebû Ubeyde bin Cerrah’tı. Bana, o halkaları, çıkarmasına yemin verdi. Sonra bir halkayı dişi ile sağlamca çekti. Hatta bir dişi halka ile birlikte çıktı. Bunun için ona: «Himmet Ehli» denildi.
Ebû Said-i Hudrî (R. Anh), der ki:
— Babam Malik bin Sinan orada hazırdı. Halkalar Resulullah (S.A.V.)’in yüzünden çıkınca bol kan aktı. Babam o kanı emmek için ağzını o mübarek yaralara koydu, emdi. Halk babama:
— «Kanı içiyorsun!» dediler. Babam:
— «Hazret-i Muhammed (S.A.V.)’in kanı şerbet gibidir!» dedi. Hazret-i Muhammed (S.A.V.) şöyle buyurdu:
— Her kim benim kanım ile kendi kanı karışmış bir kimseyi görmek isterse Malik bin Sinan’a baksın. Her kimin ki kanı benim kanım ile karışmışsa ona Cehennem od’u (ateşi) haram olur.
O dakika Hazret-i Muhammed’in yoluna can ve baş koyan Sad İbni Ebû Vakkas ve Talha-i Ensârî’den sonra:
— Asım bin sabit,
— Said bin Maz’un,
— Mikdad bin Amr,
— Zeyd ibni Harise,
— Hatip bin Ebû Beltaa,
— Utbe bin Ebî Gazvan.
— Hiraş bin Essimame,
— Kut bin Âmir,
— Büşeyr bin Berâ bin Mağrur ve Ebû Naile,
— Selkân bin Sülâfe,
— Kutâde bin Numan (R. Anh)’lar idi.
Rivayet edilmiştir ki, Kutâde’nin gözüne ok dokundu. Gözbebeği dışarı çıktı. Kutâde Hazret-i Muhammed (S.A.V.)’in yanma gelerek:
— Yâ Resûlallah, dedi. Evimde bir güzel yüzlü hatunum var. Ben onu çok severim, o da beni çok sever. Beni bu halde görünce korkarım ki, o benden soğur.
Resûl-i Ekrem Hâce-yi Alem (S.A.V.) mübarek eliyle o gözbebeğini yerine koyup sıvadı. Kutâde’nin gözü, evvelkinden ve öteki gözden daha güzel oldu. Ve görmesi de arttı. Kutâde’den nakledilmiştir ki, ihtiyarlık çağında şöyle derdi:
— O gözüm, öteki gözümden daha çok görür.