Semavi Kitaplar ile İlgili Sorular

By | 17 Eylül 2014

1. “Semâvî Kitap” ne demektir?

Semâvî Kitap: Allahu Teala’nın, peygamberlerden bir kısmının aracılığı ile insanlara bildirdiği; iradelerini, emirlerini, nehiylerini ve hikmetlerini ihtiva eden kitaplardır. Bunlara; Kütübü İlâhiyye, Kütübü Semâviyye ve Kütübü Münzele de denir.

2. Dört büyük İlâhî kitap hangileridir ve hangi peygamberler aracılığı ile gönderilmiştir?

Dört büyük İlâhî kitap: Tevrat, Zebur, İncil ve Kur’an-ı Kerim’dir. Bunlardan: Tevrat, Hz. Musa’ya; Zebur, Hz. Davud’a; İncil, Hz İsa’ya; Kur’an’ı Kerim de Hz. Muhammed’e verilmiştir.

Bu dört büyük kitabın dışında bazı peygamberlere bir kaç sahifelik kitaplar verilmiştir. Bunlar: 10 sahife Hz. Adem’e, 50 sahife Hz. Şit’e, 30 sahife Hz. İdris’e, 10 sahife Hz. İbrahim’e olmak üzere toplam 100 sahifeden ibarettir.

3. İlâhî kitaplara iman etmenin hükmü nedir?

Farzdır.

4. Bugün semâvî kitaplar yeryüzünde tamamıyla mevcut mudur?

Hayır, mevcut değildir. Bu kitaplardan bir kısmı tamamen kaybolmuş, bir kısmı da pek çok değişikliğe uğrayarak asliyetini kaybedip tarihi kitap haline gelmiştir.

5. Hiç değişikliğe uğramadan Allahu Teâlâ’dan indirildiği şekli ile aslını muhafaza eden semâvî kitap hangisidir?

Vahyedildiği şekliyle aslını muhafaza eden tek İlâhî kitap Kur’an-ı Kerim’dir.

6. Kur’an’ı Kerim nasıl muhafaza edilmiştir?

Kur’an-ı Kerim’in bütün ayetleri, daha vahyin başlangıcında Peygamberimiz tarafından ezberlendiği gibi, bir kısım sahabe tarafından da ezberlenmiş ve o günkü imkanlar içinde yazılmış idi. Peygamber Efendimiz’in vefatından hemen sonra, ilk halife Hz. Ebu Bekir zamanında, ashabın huzurunda ayeti kerimeler bir araya toplanmıştır. Hz. Osman’ın halifeliği döneminde ise bu nüsha çoğaltılarak büyük İslam merkezlerine gönderilmiştir.

7. Kur’an başka dillere tercüme edilmiş midir?

Kur’an-ı Kerim, çok sayıda doğu ve batı dillerine tercüme edilmiştir.

8. Kur’an’ı tercüme etmenin hükmü nedir?

Kur’an’m başka dillere tercümesi caizdir. Ancak, Kur’an’m nazm-i celilinini, aslındaki icaz ve belağatı muhafaza ederek bütün kuvvet ve heyecanı ile tercüme etmek mümkün değildir. Fakat meal olarak tercümesi mümkündür. Buharideki bir ifadeye göre, Kur’an’m (bu şekilde) tercümesinin farz-ı kifaye olduğu da söylenebilir. Zira Kur’an, bir milletin diline tercüme olmadan kalsa bu borç ödenmemiş, tebliğ vazifesi layıkıyla yapılmamış demektir.Hanefî uleması, tercümeyi caiz görmektedir. Ancak, tercüme aslının yerini tutamayacağından tercümenin Kur’an metni ile birlikte yazılması şarttır denilmiştir.

9. Kur’an’m tecümesi veya tefsiri Kur’an hükmünde midir?

Hayır, Kur’an’ın tercüme veya tefsiri Kur’an hükmünde değildir. Yani Kur’an’ın kendisi değildir. Sadece onun ihtiva ettiği hakikatlerinden bir kısmıdır. Zamanın ilmi gelişmeleri ışığında, tercüme ve tefsir edenin İlmî gücü oranında ortaya çıkarılmış hakikatlerdir.

10. Kur’an’ın tamamını veya bir kısım ayetlerini inkâr eden dinden çıkar mı?

Kur’an’ın tamamını veya bir kısmını, bir ayetini inkâr eden dinden çıkar.

11. Kur’an’m tercüme veya tefsirinden bir kısmını kabul etmeyen dinden çıkar mı?

Çıkmaz. Çünkü tercüme veya tefsir bir beşerî anlayış, açıklama ve bir yorumdur, isabet edileceği gibi, isabet edilememiş de olabilir.