Sevgili Peygamberimiz (sav) Mi’rac’dan dönerken ümmetine çok büyük hediyeler getirmiştir.
Birincisi: Beş vakit farz namazı getirmiştir. İhsan (Allah’ın, kendisini görüyor) şuuruyla kılınan namazlar ümmetin mi’racıdır.
İkincisi: Bakara sûresi’nin son iki âyeti (Bakara, 2/285-286) Mi’râc’da vahyedilmiştir (“Âmenerrasûlü”diye bilinen âyetler).
Üçüncüsü: İsra Suresi’nin 22-39. âyetlerinde bahsedilen 12 adet İslâm prensibini ümmetine getirmiştir ki şöyledir: “Allah’tan başkasına kulluk etmeyin. Ana-babanıza da iyi davranın. Akrabaya, yoksula, yolcuya hakkını verin. Gereksiz yere saçıp savurarak israfçı ve cimri olmayın. Geçim endişesi ile çocuklarınızın canına kıymayın. Zinaya yaklaşmayın. Haklı bir sebep olmadıkça Allah’ın muhterem (saygın) kıldığı cana kıymayın.
Yetimin malına, rüşdüne erinceye kadar, ancak güzel bir niyetle yaklaşın. Ahdinizi yerine getirerek verdiğiniz sözü tutun. Ölçtüğünüz zaman tastamam ölçün ve doğru terazi ile tartın. Hakkında bir şey bilmediğin şeyin ardına düşme. Yeryüzünde böbürlenerek dolaşma.”
Dördüncüsü: Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmadan ölen kimselerin günahlarının affedileceği ve Cennet’e girecekleri müjdesini getirmiştir.
Beşincisi: İyi amele niyetlenen kişiye – onu yapamasa bile- bir sevap; eğer yaparsa on sevap yazılacağı; fakat kötü amele niyetlenen kişiye -onu yapmadığı müddetçe- hiçbir günahın yazılmayacağı; ancak işlediği zaman da sadece bir günah yazılacağı müjdesini getirdi.