Mekruh Vakitler Nelerdir?

By | 21 Nisan 2015

mekruh-vakitler-nelerdirŞu vakitlerde namaz kılmak mekruhtur.
1. Güneşin doğmasından memleketimize göre kırk-elli dakikalık bir müddet içerisindeki yükselişine kadar olan zamandır.
2. Güneşin yükselip de tam tepeye geldiği zeval anının bulunduğu vakit.

3. Güneşin sararmasından ve gözleri kamaştırmaz bir hale gelmesinden itibaren batışı zamanına kadar olan vakit.
4. Fecr-i Sadık’ın doğmasından güneşin doğacağı zamana kadar olan vakit.

5. ikindi namazı kılındıktan sonra güneşin batmasına kadar olan vakit. İlk üç kerahet vaktinde kazaya kalmış farz namazlar, vitir gibi vacib olan namazlar, önceden hazırlanmış bir cenaze namazı kılınamaz. Yine bu vakitlerde önceden okunmuş bir secde ayeti için tilavet secdesi yapılmaz. Eğer bu söylenenler yapılacak olursa, iade edilmeleri gerekir.

Bu üç vakitte nafile namaz da kılınmaz. Şayet kılınacak olursa, kerahetle caiz olur ve iadesi gerekmez. Çünkü bu kerahet, nafile namazların sağlıklı olmasına engel değildir. Bununla birlikte bu vakitlerden birine raslayan bir nafile namazı bozup kerahet vaktinden sonra onu kaza etmek daha faziletlidir. Bu üç vakit, ateşe tapanların ibadet zamanlarıdır. Onlara benzemekten kaçınmak, hak dine saygının gereğidir.
Diğer iki kerahet vaktinde ise yani fecr-i sadık’ın doğmasından güneşin doğacağı zamana kadar olan vakit ile ikindi namazı kılındıktan sonra güneşin batmasına kadar olan vakitte sadece nafile namaz kılmak mekruhtur. Farz ve vacib namaz, cenaze namazı, tilavet secdesi mekruh değildir. Bu iki vakitten birinde başlanmış olan bir nafile namaz, kerahetten kurtulmak için bozulmuş ise, sonradan kaza edilmesi gerekir.
Güneş batarken, yalnız o günün ikindi namazı kılınabilir. Fakat başka bir günün kazaya kalmış olan ikindi namazı kılınamaz. Çünkü kamil bir vakitte vacib olan bir ibadet, nakıs olan (keraheti bulunan) bir vakitte kaza edilemez. Kerahet vakti ise, ibadetlerin noksanlığına sebebdir.
Güneşin doğuşuna rastlayan herhangi bir namaz bozulmuş olur. Çünkü yeni bir namaz vakti girmiş olmaktadır. Bu itibarla sabah namazı kılınırken güneş doğsa, namaz bozulur. Ama ikindi namazını kılar iken güneş batsa, namaz bozulmaz. Çünkü namaz vakti çıkmış; fakat yeni bir namaz vakti girmemiştir.

Tam zeval anına raslayan bir namaz farz veya vacib ise, bozulur. Eğer nafile ise, mekruh olmuş olur. Zeval vakti son bulup da güneş batıya doğru yönelmeye başlayınca, artık ittifakla kerahet vakti çıkmış olur.

Mekruh bir vakitte okunan bir secde ayetinden dolayı, o vakitte secde yapılabilir. Fakat bu secdeyi kerahet vaktinden sonraya bırakmak daha iyidir. Yine kerahet vakitlerinden birinde hazırlanmış olan bir cenazenin namazı o vakitte kılınabilir. Çünkü cenaze namazını geciktirmeyip hemen kılmak mendubdur.

Güneşin batışından sonra akşam namazı kılınmadan nafile namaz kılmak mekruhtur. Çünkü akşam namazı geciktirilmiş olur. Oysaki, akşam namazında acele etmekte fazilet vardır.

Cuma günü imam hutbeye çıktıktan sonra veya kamet getirildikten sonra nafile bir namaza başlamak mekruhtur.
Bayram namazlanndan önce ve bayram hutbeleri esnasında ve bu hutbelerden sonra bayram namazı kılman yerde nafile namaz kılmak mekruhtur.

Güneş tutulması, yağmur duası ve hac hutbeleri okunur iken nafile namaz kılmak mekruhtur. Bu hutbeleri dinlemek lazımdır.
Mekruh olmayan bir vakitle başlanmış olan nafile bir namaz bozulmuş olsa, bunu kaza etmek vacib olduğundan) ikindi namazından sonra güneşin batışına kadar ve fecrin doğuşundan sonra güneşin bir mızrak boyu yükselmesine kadar kaza edilemez, mekruhtur. Bununla beraber kaza edilse sahih olur. Diğer kerahet vakitleri de böyledir. Ancak başta sıralanan ilk üç kerahet vakti böyle değildir. Onların birinde kaza edilmesi sahih olmaz. Yeniden kazası gerekir.

Güneş doğduktan sonra görünüşüne göre bir veya iki mızrak boyu yükselmesi ile kerahet vakti çıkmış olur. Artık istenilen nafile ve kaza namazları kılınabilir. Bu zamanı belirlemek için başka kolay bir usul de vardır. Şöyle ki: Çeneyi göğse dayayarak güneşe bakmalı; eğer güneş ufuktan yükselmiş olmasından dolayı görünmezse, kerahet vakti çıkmış demektir.