Müslüman kadınların günlük hayatlarında sık sık karşılaşmış oldukları meselelerden birisi de âdet, hayız meselesidir.
Bu hal, doğrudan kadının ibadeti ile alâkalı olduğundan, bütün ayrıntısıyla bilinmelidir.
Âdet günlerinde neler yapılır, neler yapılmaz, öğrenilmesi; ne zaman başlar, kaç gün sürer, hangi vakitte kesilir, bilinip dikkat edilmesi gerekir.
Bütün bu meseleler, kitaplarımızda genişçe anlatılmaktadır. En kolayı bu kitaplardan okuyup öğrenmektir.
Daha da anlaşılmayan, tereddüt edilen hususlar varsa; kadın, bilen bir yakınına, o da olmazsa bir din âlimine sorup öğrenebilir.
Bu, ya bir yakını vasıtasıyla, ya mektupla veya uygun bir vakitte bizzat sorarak yapılabilir.
Bu gibi önemli ve özel meselelerde utanıp sıkılmaya hiç gerek yoktur. İslâm kadınları ile âlimler arasında buna benzer hadiseler yaşanmıştır.
Bunlardan birisi de İmam-ı Âzam’la ilgilidir.
Bir gün İmam-ı Âzam medresede talebelerine ders verirken huzuruna iffetli ve tesettürlü bir kadın girdi.
Elinde bir tarafı kırmızı, diğer tarafı da sararmış olan bir elma vardı. Bir şey sormak istiyordu.
Elindeki elmanın önce kırmızı, sonra da sarı tarafını göstererek elmayı İmam-ı Âzam’a uzattı. Böylece sualini imâli bir şekilde sormuş oldu.
Feraset ve zekâvet timsali İmam-ı Âzam elmayı eline aldı, kadına, hiçbir şey sormadan bıçakla ikiye böldü, içini kadına göstererek geri verdi.
İmam-ı Âzam bu hareketiyle kadına, sorusuna göre istediği cevabı vermiş oldu. Arzu ettiği cevabı alan ve müşkülü hallo- lan kadın medreseden ayrıldı, gitti.
Talebeler merak içinde kalmışlardı. Bu muammalı sual ve cevaptan bir mânâ çıkaramamışlardı.
“Ya Üstad!” dediler. “Biz bu bilmece şeklindeki sualden ve verdiğiniz cevabınızdan bir şey anlamadık. İzah eder misiniz?”
Büyük İmam meseleyi şöyle anlattı:
“Suali soran hayâ, iffet sahibi bir Müslüman kadındı. Müşkülünü açıkça söylemekten utandı. Yanında getirmiş olduğu eLmanın kırmızı ve sarı tarafını bana gösterdi ve ‘Âdet günlerimde bazen kırmızı kan, bazen de sarı bir akıntı görüyorum. Acaba bunun her ikisi de hayız kanı mıdır, yoksa yalnız kırmızı olan hayız da, sarı olanı bir şey değil midir?’ demek istedi.
“Ben de elmayı ikiye ayırıp içinin beyaz kısmını gösterdim. Beyaz bir akıntı görünceye kadar temizlenmiş olmadığını; kırmızı ve sarı akıntı devam ettiği müddetçe de hayız halinde bulunduğunu işaret yoluyla sorduğu sualine, ben de bu şekilde işaretle cevap vermiş oldum.”