Dua Tesbih Ve Zikirde Sayıların Önemi

By | 1 Ağustos 2019

DUA TESBİH VE ZİKİRDE SAYILARIN ÖNEMİ

Kanaatimizce dua, tesbih ve zikirlerdeki sayılar hayatın ve ölüm ötesinin gerçek şifreleridir. Bunlar bir yere çıkıyor. İhtimal ki cennete ve cennetteki sarayların süsüne ziynetine veya orada Allah’ın lütfuyla verilecek diğer nimetlere, onların miktarına, kalitesine, çeşitliliğine veya ömrümüzün çeşitli dönemlerine ait sağlık ve afiyette bulunmamızdan kaynaklanan ve bir çeşit borcumuz olan şükre…

Bilmiyoruz belki de mizandaki alıcı verici x ray cihazları gibi bizi tanıyacak cihazlara bir sinyal gönderiyor.

Ümidimiz, belki de bu sayede sırattan hizlica geçecek ve cehenneme düşmekten kurtulacağız. Cennette türlü nimetlere bu sayede kavuşacağız, suyumuz, aşımız, ekmeğimiz yani cennette ebedi hayatin nimetlerine birer bandrol niteliğinde olacaktır bunlar, bilemiyoruz.

Kısacası nereyi açtıklarını, nereyi kapadıklarım veya nereye nasıl sinyal gönderdiklerini bilmiyoruz. Neyin şifresi onu da bilmiyoruz. Ancak bildiğimiz şey Kur’ân’da “Allah’ı çok zikredin”, “Namazı çok kılın, abdesti çok alin” buyruluyor ve İşte biz de bunu yapmaya çalışıyoruz, ötesini sonra göreceğiz, inşallah. Bu konuda İslâm âlimlerinin çeşitli görüşleri var, bunlardan bir kısmını nakletmeye çalışalım…

ibni Hacer, tesbihattaki sübhanallah, elhamdülillah ve Lâilahe illallah kelimelerinden bahsederken, bu üç kelime ile ilgili muhtelif rivâyetler geldiğini belirttiktir. Meselâ, rivayetlerde “Sübhânallah” kelimesinin bazılarında 99 bir kısmında 25, diğerlerinde ise 11, ve hatta 10,5,1,70 ve 100 kere tekrarı tavsiye edildiğini belirtir.

Yine “Elhamdülillah” kelimesinin de tekrar edileceği miktarla ilgili olarak 55, 25, 11, 10, 100 rakamlarının geldigini belirtir. “Lâ ilahe illallah” kelimesiyle ilgili olarak da 10, 25, 100 rakamlarının rivayetlerde geldiğini belirtir.

Zeynüddin el-Irâkî: “Bunların hepsi güzeldir, bu miktarların artması Allah’ı daha da memnun eder” der.

Begavi, bu farklı rivâyetleri şöyle bir yorumla birleştirme’ ye çalışır: “Bu rivâyetler değişik zamanlarda söylenmiştir ve kişi İçinde bulunduğu duruma göre, bu rakamlardan birini seçerek o miktarda tekrarda serbest bırakılmıştır.”

Âlimler genellikle bu tesbihâttan her birinin otuz üçer defa yapılmasının uygun olduğunu söylerler. Tekbirden sonra “La ilahe illallâhu vahdehu İâ şerîke leh…” denir ki, bununla yüze tamamlanır.

şunu da belirtelim ki, âlimler; “hadiste gelen rakamlara riâyet etmeli, ne eksik ne de fazla yapmamalı, aksi takdirde vaat edilen sevap aynen elde edilemez, biz göremesek de anlayamasak da bu miktarlarda bir kısım hikmetler vardır” demişlerdir.

Bazı âlimler, ekleme ve çıkarma kasten yapılırsa sevap hâsıl olmaz derken, diğer bazıları fazla okumanın sevaba mani olmayacağım söylemiştir.

Bazı rivâyetler, tesbihati Hz. Peygamber (s.a.v)’in parmaklariyla yaptığını gösterir. Hatta Efendimiz (s.a.v)’in:

“Parmaklarla sayın, zira onlar sorulacaklar ve konuşturulacaklar” dediği rivâyet edilmiştir.

Ebû Hüreyre (r.a), bin düğüm ihtiva eden bir sicimi oldugunu, onunla saydığını ve her gece bir devir tesbih yapmadan uyumadığını söylemiştir. Onun sayma İşinde çekirdekleri kullandığı da rivâyet edilmektedir.

Tesbihati saymada, ashabın ve müminlerin annelerinin çakıl ve çekirdekleri kullandıklarına dair pek çok rivâyet gelmiştir. Bu durumu Resûlullah (s.a.v) görmüş ve takrir buyurmuştur. (Kabul etmiştir.) Bazı âlimler parmakla saymanin tesbih vs. vasıtasıyla saymaktan daha üstün olacağını söylemişse de, esas olan, hata yapmamaktır, hangi şekilde hatasız yapılacaksa öyle yapılmalıdır.

(Aliyyu’l-Kârî).7 7 İbrahim Canan, Kütüb-i Sitte Tercüme ve Şerhi, 7/42-43.

Diğer Dua Ve Havas Kitaplarımız