Çocuğu Azarlamak Ya Da Kötülemekten Sakınmak

By | 10 Eylül 2014

kuran

 

yalan-söylemekEnes radıyallâhu anh şöyle anlatmaktadır: Resûlullah -sallallâhu aleyhi vesellem- ’insanların en güzel ahlaklı olanıydı. Beni bir gün bir ihtiyacı için bir yere gönder­di. Ben de “vallahi gitmeyeceğim” dedim. Ama içimde Allah’ın Nebisi’nin bana emrettiği şeyi yapmak vardı. Bu yüzden o yere yollandım; fakat yolda oynayan çocuklar gördüm ve onlara katıldım. Az bir zaman geçmişti ki biri başımdan tutup okşadı. Döndüm birde baktım ki, karşımda Resûlullah sallallâhu aleyhi vesel­lem gülümsüyor. “Enescik” dedi bana, “gittin mi seni gönderdiğim yere?” Ben de “Evet, Ey Allah’ın Resûlü, gidiyorum” dedim.”

Resûlullah sallallâhu aleyhi vesellem bana emrettiği işleri yapmadığım ya da geciktirdiğim zaman beni asla kötülemezdi. Şayet aile fertlerimden birisi beni yermeye ya da azarlamaya yeltense hemen şöyle derdi: “Bırakın onu. Allah ne takdir etti ise o olmuştur.”

Açıklama:

Resûlullah sallallâhu aleyhi vesellem çocukları ne azarlardı ne de onları kö­tülerdi. Çocuğu azarlamak ya da kötülemek ve bu hususlarda aşırıya kaçmak çocuk üzerinde olumsuz bir etki oluşturacaktır. İşte Resûlullah sallallâhu aleyhi ve­sellem çocuklara karşı onları azarlama ve yerme gibi davranışlarda bulunmaktan insanların en uzak olanıydı. Çocukları asla azarlamazdı. Onları küçük düşürücü sözler sarfetmezdi. Bu şekilde davranmakla, çocukların haya duyma ve utanma Sibi duygularının gelişmesine yardımcı olurdu.

Resûlullah sallallâhu aleyhi vesellem, çocukluğun safiyet ve masumiyetine önem atfedip Enes’i azarlamamış, dövmemiş ve incitmemişti. Tersine, yaşının küçüklüğünü dikkate almış ve ona bu çerçevede muamele etmişti. Ona, bir ba­banın kendisine karşı çıkan sevecen saf bir büyüklenme tavrı sergileyen ve nazla­nan oğluna baktığı şefkatli ve hoşnut bakışlarla bakmış ve bunu hissettirircesine “Enescik” diye hitap etmişti.

Burada şöyle bir itiraz yöneltilebilir: Şayet bizler bu şekilde çocuklarımızı yetiştirmeye kalktığımızda çocuklarımız küstahlaşır, arsız bir şekilde laf dinlemez olur.

Cevaben derim ki: Resûlullah’ın elinde bu şekilde bir terbiye metodu ile yetişen bir çok hidayet önderi mevcuttur. Enes bin Malik, Abdullah b. Abbas, Zeyd b. Haris, Usame. Zeyd, Cafer’in ve Abbas’ın radıyallâhu anhum) çocukları… Neden bunların hiç birisi arsız, küstah ve laf dinlemez olmadılar acaba?