Bedir Gazası Nasıl Devam Etti?

By | 11 Mart 2015

bedir-gazasi-nasil-devam-etti     Müslümanlarla, yani Allah’ın BİR’liğine inananlarla Allah’a ortak koşanlar cenge başlayıp biribirinin üzerine hamle edince Asım bin Ebî Avf-ı Sehemî Kureyş saflarında bir sırtlan haline gelmişti. Yüksek bir sesle:
— «Ey Kureyş topluluğu!» diye haykırdı. Akrabalığımızı kesen ve topluluğumuzu dağıtan kimseden intikam almayınca cenkten el çekmeyin. Eğer o kişi kurtulursa ben kurtulmayayım. Ya onu öldürürüm. Yâ bu yolda ölürüm.
O alçağın dileği Hazret-i Muhammed (S.A,V.)’i ortadan kaldırmaktı. Asım bu sözlerini henüz tamamlamıştı ki Ansar’dan Ebû Dücâne (Allah ondan razı olsun) ona bir kılıç salladı. Canı tâ… Cehennem meleğine gönderdi. Atından indi. Onun giyimini almak istedi. Muabbid bin Veheb ilerledi. Ebu Dücane’ye bir kılıç indirdi. O yere diz üstü düştü ise de hemen yerinden kalktı. Müabbid’e birkaç kılıç indirdi ise de tesirli olmadı. Ebû Dücâne’nin önünden hemen kaçıp savuştu.
O da onun ardına düştü. Muhabbid kaça kaça bir kuyuya erişti. Ve kuyunun içine düştü. Ebu Dücane de onun üzerine atıldı ve onu öldürdü.
Peygamberimiz (S.A.V.) Huveylid oğlu Nevfel’in Kureyş arasında olduğunu öğrenmişti. Dua ederek:
— Yarabbi, dedi. Sen şu Nevfel’in şerrinden bana imdada gel. Huveylid oğlu Nevfel, bir nara atarak:
— «Ey Kureyşliler, bugün yücelik ve ululuk günüdür!» diye bağırdı. Fakat Kureyşlilerin yenilmeğe yüz tuttuğunu görünce feryada başladı:
— «Ey Ansar! Ey Medineliler! Bizi öldürmekle elinize ne geçecektir. Size deve gerekmez mi? Bizi esir edin. Kan bahamızı alın!» dedi. Fakat Nevfel, onu tutsakladı. Önüne kattı. Cebbar bin Sahre bin Ümeyye onu kendi bulunduğu yere götürdü.
Hazret-i Ali (Allah ondan razı olsun) ansızın onların önüne çıktı. Nevfel onu görünce:
— «Ey Medineli kardeş! Lât ve Uzza hakkı için bir kimse gördüm ki beni öldürmeğe geliyor!» dedi.
Cebbar:
— «Kimdir o?» dedi. Nevfel:
— «Ebû Talib oğlu Ali bu!» Kasem olsun ki kavmimi öldürmekte onun gibi hızlısını görmedim, dedi.
Hazret-i İmam-ı Ali (R. Anh) yetişti. Ona kılıç savurdu. Kılıç kalkanına girdi, sıkıştı. Hazret-i Ali kılıcı kalkandan çekince, onu, Nevfelin inciklerine kalem batırır gibi batırdı. Sonra da yeni bir vuruşla işini tamamladı. Sonra Hazret-i Muhammed (S.A.V.)’in huzuruna geldi. O da sordu:
— Hiç, Nevfel’in nice olduğunu bilen kimse var mıdır? Hazret-i Ali (R. Anh):
— «Ben onu öldürmedim» dedi. Hazret-i Peygamber tekbir getirdi:
— «Allah’a hamdolsun ki duamı kabul buyurdu.» dedi.
Bedir günü böylece Kureyşlilerden yetmiş kişi öldürülmüş, yetmiş kişi de esir edilmişti. O gün düşmanın 36 kişisinin Hazret-i Ali tarafından öldürüldüğü söylenir. 24 kişisinde hiçbir ihtilâf yoktur. Bunlar arasında şu belirli kimseler vardı:
— Zem’a bin el Esved.
— Haris bin Zem’a.
— Ömer bin Osman bin Kaab.
— Ve Osman ve Malik Talha’nın kardeşleri.