Bayram Gününde Çocukların Marşlar Söylemesi

By | 9 Temmuz 2014

hac-umre-seti

 

marşHz. Aişe şöyle demiştir:

“Bir gün Resûl-i Ekrem sallallâhu aleyhi vesellem odama gelmişti. O sırada yanımda iki kız çocuk vardı ve Buâs savaşlarını anlatan şarkılar/marşlar söylüyorlardı. Hz. Peygamber sallallâhu aleyhi vesellem döşeğe uzandı ve yüzünü diğer tarafa çevirdi. Bir süre sonra Ebû Bekir geldi ve beni: “Resûlullah’ın sallallâhu aleyhi vesellem yanında şeytan işi çalgılarla eğleniyorsunuz, öyle mi?” diye azarlamaya başladı. Bunun üzerine Resûlullah sallallâhu aleyhi vesellem ona yönelerek: “Rahat bırak çocukları!” dedi. Ben de Ebû Bekir’in boş bir anından faydalanıp çocuklara gözümle işaret ettim ve çıktılar.”

Açıklama:

Bu rivayette Resûlullah’m sallallâhu aleyhi vesellem Hz. Ebû Bekir’e: “Rahat bırak çocukları!” dediği görülmektedir. Başka rivayetlerde şöyle bir ek de bulunmaktadır: “Ey Ebû Bekir, her toplumun bir bayram günü vardır, bu da bizim bayramımızdır.” İşte bu ifade Resûl-i Ekrem’in sallallâhu aleyhi vesellem, Hz. Ebû Bekir’e niçin “Rahat bırak çocukları!” dediğini açıklamakta ve emrinin gerekçesini göstermektedir. Ayrıca Resûlullah sallallâhu aleyhi vesellem burada durumun onun düşündüğü gibi olmadığını da açıklamıştır. Çünkü Ebû Bekir, o çocukların Resûlullah’ın sallallâhu aleyhi vesellem haberi olmadan şarkı söylediklerini düşünmüştür. Zira Aişe’nin odasına girdiğinde Hz. Peygamber’in sallallâhu aleyhi vesellem üzerine örtüyü çekip yattığını görünce onun uyuduğunu sanmıştır. İşte tüm bunlara ek olarak şarkı söylemek ve boş işlerle uğraşmak gibi işlerle uğraşmanın doğru olmadığına ve yasaklanması gerektiğine de inandığı için kızı Aişe’yi azarlamıştır. Burada Hz. Ebû Bekir, Resûl-i Ekrem’in sallallâhu aleyhi vesellem vekîli gibi hareket etmiş ve hemen olaya müdahalede bulunmuştur. Zira ona göre gördüğü bu durumun müdahale edilip düzeltilmesi gerekmektedir. Fakat Resûlullah sallallâhu aleyhi vesellem ona olayın gerçek yüzünü anlatmış ve konuyla ilgili hükmü anlatarak bu hükmün gerekçesini de söylemiştir; bu bir bayram günüdür ve neşe içinde geçirilmesinde bir sakınca yoktur. Dolayısıyla düğünlerde olduğu gibi, bayram günlerinde de bu tür eğlenceler meşrudur. Bu olayla ilgili olarak bazılarının “Hz. Peygamber’in sallallâhu aleyhi vesellem onayladığı bir şeyi Hz. Ebû Bekir’in yadırgayıp reddetmesi nasıl mümkün olabilir?” diye ortaya attıkları ve cevabını bulmak için zorlama yorumlara kalkıştıkları sorunun cevabı da böylece verilmiş olur.

Hadisten Çıkan Sonuçlar

1. Müşriklere ait bayramlarda eğlenceler düzenlemek ve bu eğlencelere ka-tılmak kısacası onlara benzemek çok kötü bir davranıştır.

2. Aile bireylerinin bayram günlerinde eğlenmelerini ve neşelenip bedenen rahatlamalarını sağlayacak eğlenceler düzenlemekte bir sakınca yoktur. Bununla birlikte böyle bir eğlenceye kalkışmamak daha iyidir.

3. Bayram günlerinde neşemizi ve sevincimizi göstermek dinin genel prensiplerindendir.

4. Bir baba, kocasıyla birlikte odasında oturan kızının yanına girebilir. Taraflar arasında böyle bir âdet oluşmuşsa bunda herhangi bir sakınca yoktur.

5. Müdahale edilmesi gereken bir durum söz konusu olduğunda koca bu görevi yerine getirmese bile baba müdahale edebilir; kocasının huzurunda kızını uyarıp terbiye kurallarını öğretebilir. Çünkü çocukları terbiye etmek babaların görevidir.