Allah’ın Nuru ile ilgili Ayet: “Alah göklerin ve yerin nurudur. Onun nurunun misali içinde kandil bulunan bir kandilliktir. Kandil bir cam içindedir, cam inciyi andıran bir yıldızdır, (bu kandil) doğuya da batıya da ait olmayan, yağı neredeyse ateş dokunmasa bile ışık veren mübarek bir zeytin ağacından yakılır. Nur üstüne nur. Alah nuruna dilediğini kavuşturur. Alah insanlar için misaller veriyor, Alah her şeyi hakkıyla bilmektedir.” (Nur: 35)
Allah’ın Nuru ile ilgili Hadis: “Mümin, Alah’ın nuru ile nazar eder.” (Romuz)
Allah’ın Nuru ile ilgili Hikâye:
“Kırmızı Nur, Siyah Nur…”
Alah’ın her türlü nuru vardır. Siyah nuru da vardır. Kırmızısı var, siyahı var, yeşili var, beyazı var. Yalnız; kızıl ve san nura aldanmayın; şeytanın olabilir. O da nur gösteriyor ya, şeytana Allah yetki vermiş.
Beyazıd-ı Bestami Hazretleri’nin bir Ramazan ayında sahrada sohbet etmiş, sohbet ehliyle beraber istirahata çekilmiş. Vakit yaklaşmış, iftarı beklemeye başlamışlar. O sırada şeytan havada bir nur göstermiş. Havada bir köşkte nur ile beraber görünmüş. Demiş ki: “Ey kullarım, Ben sizden razı oldum. Yiyin oruçlarınızı!” hepsi duymuşlar. Tam o anda Beya- zıd-ı Bestami Hazretleri; “Sakın yemeyin. O şeytandır” demiş, şeytan kaybolmuş gitmiş. Demişler ki:
“Efendim siz onun şeytan olduğunu nereden bildiniz?”
Buyurmuş ki: “Şeytan olduğunu anladık. Çünkü mekân gösterdi. Bir de sesi tek cihetten geldi. Hak ses altı cihetten gelir. Hak ses mekân göstermez. Alah mekân göstermez. Sesin geldiği yer bilindi ve kendisi göründü.”