Abdestin Sünneti

By | 1 Ağustos 2019

“Ey iman edenler! Namaza kalkacağınız zaman yüzle­rinizi, dirseklere kadar ellerinizi ve başlarınıza meshedip her iki topuğa kadar da ayaklarınızı yıkayın.” (Maide 6)

Osman bin Afvan -Allah ondan razı olsun-: Rasulullh sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurdu;

“Kim abdestini alırda abdestini güzel yapar (hakkını ve­rirse) günahları bedeninden çıkar, hatta tırnaklarının altın­dan çıkar.” (Müslim, Taharet 32, 33. Tirmizi, Taharet 2. Nesai Taharet 84,107.)

Rasulullah sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurdu:

“Allah güzeldir, güzeli sever. Temizdir, temizliği sever. Kerem sahibidir (müsamahası ve affı boldur), keremi sever. Cömerttir, cömertliği sever. Çevrenizi temiz tutunuz ve Ya- hudilere benzemeyiniz. (Tirmizi, Edep 41)

Ömer bin el-Hattab’tan -Allah ondan razı olsun- Pey­gamber sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurdu:

“Sizden hiçbir kimse yoktur ki, abdestini alır, abdestin hakkını verir, sonra da: “Eşhedu enla ilahe illallahu vahdehu la şerike leh ve eşhedu enne Muhammeden abduhu ve rasuluhu” derse sekiz cennetin kapısı o kimseye açılır, hangisin­den isterse girer.” (Müslim, Taharet 17: Tirmizi, Taharet 41:

Nesai, Taharet 108.]

ABDESTİN ALINIŞ ŞEKLİ

Ebu Hureyre -Allah ondan razı olsun- anlatıyor:

Rasulullah buyurdular: “Abdesti olmayanın namazı yok­tur, üzerine Allah’in ismini zikretmeyen kimsenin abdesti de abdest değildir.” (Ebu Davud, Taharet 48, (101)

Humran der ki: Osman -Allah ondan razı olsun-, bir kap su getirtti. Sudan üç kere avuçlarına boşaltıp ellerini yıkadı. Sonra sağ eliyle kaptan su alıp üç kere ağzını yıkadı, üç kere de burnuna çekip yıkadı. Üç kere yüzünü yıkadı, üçer kere kollarını dirseklerine kadar yıkadı. Sonra başını mesh etti, sonra ayaklarını topuklarına kadar yıkadı. Sonra şöyle dedi: Allah Rasulu sallallahu aleyhi vesellemin böyle abdest aldığı­nı gördüm. Abdestini bitirdikten sonra şöyle buyurmuştu:

“Kim benim abdestim gibi abdest alırda içinden herhan­gi bir günah geçirmeyerek iki rekat namaz kılarsa, geçmiş gü­nahları bağışlanır.” (Buhari ve Müslim)

Ebu Ya’la senedini kayderek Hz. Osman’dan -Allah on­dan razı olsun- şöyle dediğini rivayet etmektedir: Rasulullah sallallahu aleyhi vesellem’i şöyle buyururken dinledim:

“Kim abdest alır, ellerini yıkar, Sonra ağzına üç defa su verir çalkalar, sonra üç defa burnuna su verir, üç defa yüzü­nü ve üç defa da dirseklere kadar ellerini yıkar, sonra başını mesh eder sonra da ayaklarını yıkar, sonra konuşmadan:

“Eşhedu en la ilahe ilallah vehdehu la şerike lehuve enne Muhammeden abduhu ve rasuluhu” derse iki abdest arasın­daki günahları ona bağışlanır.” (Heysemi, Mecmuz-Zevaid 1/239)

Ukbe bin Amir -Allah ondan razı olsun- dedi ki. Rasulul­lah sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurdu: “Bir kimse gü­zelce abdest alır, kalbiyle, yüzüyle namaza yönelerek iki re­kat namaz kılarsa mutlaka ona cennet vacip olur.” (Müslim 1/209)

Aişe -Allah ondan razı olsun- anlatıyor: “Rasulullah sal­lallahu aleyhi vesellem’in abdest aldıktan sonra kurulandığı bir bezi vardı. (Tirmizi, Taharet 40, 53)

ABDESTİ BOZAN HALLER

Ali bin Talk’tan -Allah ondan razı olsun-: Bir bedevi dedi ki: “Ey Allah’ın Rasulü kişi çölde olur, az bir yellenmesi bulu­nabilir, suyu da az olabilir; bu durum karşısında ne yapmalı­dır?” Cevap verdi:

“Biriniz yellendiği zaman abdest alsın! Kadınlara arka­larından yanaşmayın! Şüphesiz Allah hakkı söylemekten çe­kinmez.” (Ebu Davud 205. Tirmizi 1164,1166)

Ebu Hureyre den -Allah ondan razı olsun-: Allah Rasulu sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurdu:

“Ancakses (yellenme sesi) veya (yellenme kokusundan) abdest lazım gelir.” (Müsned 24, 22. Ahmed 435,410471)

Ahmed’in rivayeti: “Sizden biri namazda olduğu zaman şeytan gelir, ona hayvanına yanaştığı gibi yanaşır. Yatıştığı zaman, poposunun iki parça arasına, sırf onu namazdan et­mek için yellenir. (Kişi) böyle bir şey hissederse, ses duyma­dıkça veya koku hissetmedikçe namazdan ayrılmasın.” (Ah­med 330)

Abdullah bin Sad el-Ensari’den -Allah ondan razı olsun- Allah Rasulu sallallahu aleyhi vesellem’e, guslü gerektiren şey ile sudan sonra gelen su (mezi) hakkında sordum, şöy­le buyurdu: “O mezidir; her erkekten mezi gelebilir. Bundan dolayı yalnız uzvunu ve hayalarını yıkaman yeter. (Abdesti bozduğu için ) namaza abdest alır gibi abdest alırsın ” (Ebu Davud 211)

Büsre bin Safvan’dan -Allah ondan razı olsun-: Kim te­nasül uzvuna dokunursa abdest almadıkça namaz kılmasın!” (Malik, Taharet 58. Darimi 184.)

Ali’den -Allah ondan razı olsun-: Allah rasulu sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurdu; “Gözler dübürün bağıdır. Öy­leyse kim uyursa abdest alsın.” (Ahmed 111. Ebu Davud 203)