Efendimiz adamın baktığını gördü. Görünce de; “Eğer içeri baktığını bilseydim, o an şu çubuğu gözüne batırırdım. Şüphesiz izin, gözlerin haramdan korunması içindir.” buyurdu.”
Açıklama:
İrşad makamında olan büyüklerin bazen sertleşmesi, üzerinde durulan meselenin ciddiyetini hissettirmesi ve tesir gücünü yükseltmesi gerekebilir. Bu hadiste bunun örneklerinden birini görüyoruz.
Aynı şey babalar, anneler, öğretmenler için de geçerlidir. Onlar da hayat seyri içinde basite alman, ancak neticesi büyük olan konularda kesin tavır almayı bilmeli, konunun ciddiyetini, uyarılması gereken çocuklara ve öğrencilere hissettirmelidir.
Hata edenlerin gönüllerinde biraz da suçluluk, hata rüzgârı esmeli, aynı hatayı bir daha işlememek, yeni mahcubiyetler yaşamamalıdırlar. Kısa bir süre duyacağı gönül kırıklığı, bu hatayı sık sık işlemesinden elbette ki daha hayırlıdır.
Onun davranışları ve sözleri hem o kişi için, hem de asırlar boyu devam eden ümmetinin her ferdi için bir ikazdır, bir edeb eğitimidir…
Kapı önünde hatalı duruş, kapı deliklerinden, aralıklarından, pencerelerden içeri bakılmaya çalışılması basite alınamayacak ciddiyette bir hatadır.