İshak, Oğlu Yakub’u Büyük Oğlu İs Sanarak Onu Kutluyor

By | 4 Mart 2015

ishak-oglu-yakubu-buyuk-oglu-is-sanarak-onu-kutluyor  Yakub, babasının çadırına girdiği zaman, babası İshak, sedirde uzanmış yatıyordu.

Yakub:

— Baba! Baba! dedi. İshak, görmeyen gözlerini ona çevirerek:

— Ne var? Sen kimsin? Hangi oğlumsun? diye sordu. Yakub da ona:

— Ben senin ilk oğlun İs’im! dedi. Bana buyurduğunu yerine getirdim. Lütfen, yatağından kalk, otur. Getirdiğim av etinden ye! Canın bana bereket dilesin, beni kutla! dedi.
İshak (A.S.) da:
— Ey oğlum! Avı ne çabuk buldun. Ne de çabucak sevdiğim yemeği pişirdin! dedi.

Yakub da:

— Senin Yüce Rabbin bana işimi kolaylaştırdı! dedi. Babası İshak da:
— Öyleyse ey oğul! Yanıma gel. Sen benim ilk oğulum İs misin? değil misin? Sana elimi dokundurup anlayayım! dedi. Yakub’u yanına çağırdı:
— Yanıma gel. Bana yaklaş! dedi.
Yakub da ileri yürüdü. Babasının yanma geldi. İshak:
— Senin sesin Yakub’a benziyor. Ama hele bir kez ellerine dokunayım! dedi. Yakub’un ellerine dokundu. Boynunu okşadı. «Ellerin Is’in elleri, boynun da İs’in boynu!» dedi. Böylece eli kıllara değdiği :çın İshak Yakub’u tanıyamamıştı.
— Sesini benzetmişim! dedi. Sen benim ilk oğlum İs’in ta kendisisin!
Sonra İshak (A.S.) ellerini Cenâb-ı Hakka açtı:
— Yüce Rabbim! dedi. Oğlumdan razı ol!
Sonra ona yeniden sordu:
— Bir daha söyle bana! Sen gerçekten büyük oğlum İs misin? Yakub da:
— Evet babacığım! Büyük oğlun İs’im ben! dedi.

Babası da:

— O halde yanıma geç. Bana getirdiğin yiyecekleri sun. Oğlumun av etinden yiyeyim ki, sana bereket dileyeyim! dedi. Yakub da:

— Sana şarap da getireyim baba! dedi. O da:

— Sen de başını bana yaklaştır. Dudağını bana uzat, beni öp! dedi.
Yakub da babasına doğru başını uzattı. Onu yanaklarından öptü. Babası da onun üstündeki İs’in kokusunu taşıyan elbisesini öptü, kokladı.

Sonra ona şu duada bulundu:

— Oğlum! Kokun tıpkı Rabbimizin bereket ihsan ettiği tarlalarımızın kokusu gibi kokuyor. Yüce Allah sana gökyüzünün rahmetinden ve yeryüzünün bolluğundan, bereketinden, buğdayından, şarabından bereket versin. Gürlük ihsan etsin. Sana kavimler, yabancı uluslar hizmet etsinler. Sana hepsi baş eğsinler. Kardeşlerine efendi ol. Onlara baş ol. Sana lanet okuyan lânetli olsun. Seni mübarek kılanlar da mübarek olsun! dedi.
Hazret-i İshak sonra sustu. Yakub da:
— Sağ ol babacığım! dedi. Babasını yeniden öptü, çadırından yavaşça dışarı çıktı