İçki İçmenin Cezası

By | 24 Eylül 2014

pardesu

 

ickiAllah-u Teâlâ içkiyle ilgili ayetlerini muhtelif zamanlarda yeri geldi­ğinde indirdi.

Birinci ayeti kerime:

“Sana içki ve kumardan soruyorlar, de ki onlar insanlar için za­rarlıdır.” (Bakara/219)

Bu ayetten sonra müslümanlar içki içmeye devam ediyorlardı. Bir kı­sım müslüman içki içtikten sonra namaza durdular. Namazda ayetleri yalnış okuyunca şu ayet indi.

“Ey iman edenler, sarhoş olduğunuz halde namaza yaklaşmayın.” (Nisa/43)

Bu ayetten sonra bazı müslümanlar içkiyi bıraktı bazıları içmeye de­vam ettiler.

Rivayet edildiğine göre Hz. Ömer’in de bulunduğu bir toplulukta içki içildi ve insanlar sarhoş oldular. Aralarında kavga çıkınca, Hz. Ömer Abdur- rahman İbni Avf m başını yardı. Bu olay anlatılınca peygamberimiz öfkelen­di. Hz. Peygamber kalkarak Ömer’in yanma gitti, elindekiyle onun başına başına vurdu. Hz. Ömer Allah Rasulü’nün gadabından Allah’a sığınırım diye dua etti. Bundan sonra şu âyet indirildi.

“Şüphesiz şeytan içki ve kumarla aranızda düşmanlık kurmak is­tiyor.”

Elimizdeki rivayetlere göre sarhoşluk verici bütün içeceklerin haramlı- ğı konusunda ittifak vardır.

Rasûlüllah (s.a.v.) şöyle buyurdu:

“Sarhoş edici içkilerin tiryakileri cennete giremez.”

“Allah-u Teâlâ bana putlara tapınmadan sonra ilk yasakladığı şey, içki içmek ve erkeklerle eğlenmektir.”

“Dünyada toplanarak içki içip alem yapanların hepsini Allah-u Teâlâ cehennemde toplar. Onların bazıları bazılarını suçlayarak şöyle derler:

—                     Allah senin belanı versin, beni bu duruma sen düşürdün!

Diğeri de ona aynı sözle cevap verir:

“Kim içki içerse, Allah-u Teâlâ ona saf zehirden içki içirir, öyle acı ve­rici bir içecektir ki, daha içmeden yüzünün eti ve derisi kabın içindeki içe­cekten dolayı pörsür. İçtikten sonra, bütün eti ve derisi dökülür. İşte bu ce­hennem ehlinin azabının bir kısmıdır. Sizleri uyarıyorum! İçki içenin içki için üzümü sıkanın, onu taşıyanın, taşıttıranm elde ettiği bütün geliri haramdır.

Onlar tevbe etmedikçe Allah, onların namazlarını, oruçlarını zekat ve haclarını ve diğer ibadetlerini kabul etmez. Şayet tevbe etmeden ölürlerse, ahirette her bir yudumu kanlı-irinli içecek olarak onlara sunulacağı Allah ta­rafından vadedilmiştir. İçinde sarhoşluk verici bütün içeceklerin haram oldu­ğunu iyi biliniz, her sarhoşluk verici şey haramdır.”

İbni Ebi Dünya (k.s.) dedi ki:

“Bir sarhoşu şöyle yaparken gördüm, küçük abdest ettikten (bevlettik- ten) sonra, abdest alır gibi elini yıkıyor ve şöyle mırıldanıyordu: Allah’a hamd olsun ki, İslâm ne güzel bir ışıktır, suyu da temizleyici bir madde ola­rak yarattı.”

Abbas İbni Mirdas (r.a.) cahiliye döneminde içki içmediği için, ona şöyle sordular.

“Neden içki içmiyorsun?”

O şöyle cevap verdi:

—                     Ben bilgisizliği, kendi elimle içime tutup atmam. Zira sabah kabi­lemin efendisi olarak kalktığım halde, gece, kabilemin rezili olarak gecele­mek istemem!

 

Beyhaki İbni Ömer’den (r.a.) şöyle rivayet etmektedir. Rasûlüllah (s.a.v.) şöyle buyurmuşlardır:

“—Kötülüklerin anası olan içkiden sakınınız! Sizden önceki kavimler- den bir kişi vardı, takva ve züht ile yaşıyor, kendini Allah’a adamıştı. Bir ka­dın onu yoldan ayırmayı istedi. Hizmetçiyi ona göndererek, şahitlik yapması için çağırttı. Adam eve gelince kadın kapıyı kapattı. Orada bir oğlan çocuğu, bir kap içki ve bir de kendisi vardı.

Kadın ona yaklaşarak dedi ki:

“Ben seni buraya, benimle ilişki kurman, içki içmen veya şu çocuğu öldürmen için çağırdım. Şayet bunu kabullenmezsen, bağırarak seni rezil ederim.”

Adam çıkış yolu bulamayınca, içki içmeye razı oldu. Bir bardak içtik­ten sonra sarhoş oldu. Kadınla ilişkide bulundu ve çocuğu öldürdü.

“İçkiden sakınınız. Allah’a yemin olsun ki, bir kişide iman ile içki bir- leşemez. Biri girdiği zaman diğeri muhakkak çıkar.”

“İmam-ı Ahmed ve İbni Habben, İbni Ömer’den (r.a.) sahih olarak şu hadisi rivayet etmişler:

“— Adem (a.s.) yeryüzüne indirildiği zaman melekler şöyle dedi.”

“Orada fesadlık ve fitne çıkartacak kan dökecek kişi mi yarata­caksın. Halbuki biz seni kutsuyor ve teşbih ediyoruz.” (Bakara/30)

Melekler dedi ki:

“Ey Allah’ımız biz sana Adem’den daha iyi ibadet ederiz.”

Allah meleklere dedi ki:

“— Meleklerden ikisini getirin, nasıl ibadet ediyorlar görelim.”

Melekler: Harut ve Marut isimli meleklere söylediler. Allah onlara yeryüzüne inmelerini emretti. Onlar yeryüzüne indiler.

“Allah’ın gücüyle bir çiçek, onlara en güzel bir kadın suretinde göste­rildi. Kadınla ilişkiye girmek istediler. O onları kabul etmedi ancak, Allah’a ortak koşan bir ifadede bulunacak olurlarsa kendini teslim edeceğini söyledi. Melekler Allah’a asla şirk koşmayı kabul etmediler. Kadın gitti. Bir müddet sonra bir çocukla döndü. Onlar kadını görünce tekrar aynı istekte bulundu­lar. Kadın çocuğu öldürürlerse, kabul edeceğini söyledi. Onlar bunu yapamı- yacağını söylediler. Kadın giderek bir müddet sonra içkiyle geri döndü. On­lar aynı istekte bulununca, kadın, içkiyi içtikleri taktirde kendisini teslim edeceğini söyledi. Onlar içkiyi içtiler ve çocuğu öldürdüler. Kadınla ilişki kurduktan sonra uyudular… Uyandıklarında kadın onlara şöyle dedi:

“— Benim sizden istediklerimin hepsini içki içince yaptınız. Harut ile Marut bu hareketin cezası olarak dünya ve ahiret arasında bırakıldı…

Ümmü Seleme (r.a.) dediki:

“Bir kızım rahatsız olunca onun için, ekşimiş bir madde önüne koy­dum. Bu esnada Rasûlüllah (s.a.v.) geldi. Rasûlüllah bu nedir diye sordu. “Ben” kızımı tedavi edeceğim ekşi bir maddedir dedim. Bunun üzerine Rasûlüllah şöyle buyurdu.

“— Allah haram kıldığı maddeden şifa vermez!”

Rivayet edildiğine göre, Allah içkiyi haram kıldıktan sonra ondaki mevcut faydalı maddeleri faydasız hale getirdi!