Hurmaları İkişer İkişer Yemek

By | 1 Temmuz 2014

hurmaCebele b. Suhaym’den, dedi ki: “İbn ez-Zübeyr ile birlikte iken bize bir kıtlık senesi gelip çattı. O bize geçinmek üzere hurma verdi. Abdullah b. Ömer
biz yerken yanımızdan geçiyor ve Hurmaları ikişer ikişer yemeyiniz. Çünkü Peygamber -sallallâhu aleyhi vesellem- ikişer ikişer yemeği nehyetmişti, diyordu. Sonra da: Kişinin kardeşinden (bu maksatla) izin alması hali müstesnâdır, diyordu.”

Şube dedi ki: İzin İbn Ömer’in kendi sözlerindendir.

Açıklama:
Bu meselenin (hurmaları birlikte yemenin) hükmü hususunda görüş ayrılığı vardır. Nevevî şöyle demektedir: Buradaki nehyin haramlık için mi olduğu yoksa mekruhluk mu ifade ettiği hususunda ilim adamları ihtilâf etmişlerdir. Doğrusu ise, hükmün duruma göre farklı olacağıdır. Eğer yiyecek aralarında ortak ise hurmaları ikişer ikişer yemek, onların rızası ile olmadıkça haramdır. Böyle bir izin ise onların ya açıkça ifadeleri ile yahut halin bunun yerine geçen karinesi ile anlaşılır. Böylece buna izin verdikleri kanaati ağır basmalıdır. Eğer yemek başkalarına ait ise bu şekilde yemek haram olur. Eğer onlardan birisine ait olup ondan yemelerine izin vermiş ise yemek sahibinin rızası şarttır. Rıza göstermediği kimselerin yemesi haramdır. Kişinin kendisi için caiz olmakla birlikte kendisiyle beraber yemek yiyenlerden izin alması müstehaptır. Misafir ağırlayan kimsenin ise misafiri ile eşit olması için çifter çifter yememesi güzeldir. Ancak onların, yedikten sonra artıracakları kadar ise müstesnâ. Bununla birlikte yemek hususunda edeb, mutlak olarak açgözlülüğe delil olan şeyleri terk etmektir. Ama bir başka işe yetişmek için acele etmesi ve bundan dolayı çabuk yemeğe çalışması müstesnadır.

el-Hattâbî’nin naklettiğine göre böyle bir izin istemenin şart oluşu, onların zamanlarında idi. Çünkü onların elinde bulunan şeyler çok azdı. Günümüzde bolluk söz konusu olduğundan ötürü izin istemeye gerek yoktur.

İbn Şahin, en-Nasih ve’l-Mensuh adlı eserinde aynı zamanda el-Bezzar’ın Müsned’inde de bulunan İbn Bureyde’nin babası yoluyla merfu olarak zikrettiği şu hadisi kaydetmiştir: “Ben size daha önceden hurmaları ikişer ikişer yemenizi yasaklamış idim. Şüphesiz Allah artık size bolluk ihsan etmiştir. İkişer ikişer yiyebilirsiniz.”

el-Hazimî şöyle demektedir: Nehy bildiren hadis daha sahih ve daha meşhurdur. Ancak bu hususta mesele basit ve kolaydır. Çünkü bu, ibadetler türünden değildir. Ancak dünyevi maslahatlar kabilinden olduğundan bu hususta yetinilebilir. Diğer taraftan bunun caiz oluşuna ümmetin icmâ’ etmiş olması da bu görüşü desteklemektedir. Evet, el-Hazimi böyle demiştir. Caiz oluşundan kastı ise Nevevî’nin açıkladığı gibi şahsın o yenilen şeye yemek için ona izin verilmiş olması yolu ile dahi olsa malik olma hali hakkındadır. Yoksa âlimlerden hiçbir kimse başkasına ait olan bir malı, sahibinin izni olmaksızın sırf kendisine tahsis etmesini caiz görmüş değildir.