Herkesin Birbirinden Kaçtığı Gün

By | 18 Eylül 2014

 

 

 

 

 

hasema

 

rüyada mahalle görmekİkrime (radıyallâhu ‘anh) anlatıyor: Kıyamet günü baba oğlunun yakasına ya­pışır ve, “Yavrucuğum! Ben dünyada senin babandım’ der ve ona övgülerde bulunmaya başlar. Sonra ona,

–        Yavrucuğum! Senin dünyada iken yapmış olduğun az bir iyiliğe ihtiyacım var. Gördüğün gibi halim bu! Belki onunla kurtulabilirim, der. Oğlu ona,

–        Sen nasıl nefsine karşı korku ve endişe içindeysen ben de öyleyim; o ba­kımdan sana bir şey veremem, der.

Bu adam daha sonra karısının yanma gider. Ona,

–        Ey falanca kadın! Sen dünyadayken benim eşimdin, der ve ona övgü­lerde bulunur. Sonra ona,

–        Senden sadece bana hediye etmek üzere bir adet iyilik istiyorum. Gördü­ğün gibi hediye edeceğin o iyilik belki beni bu durumdan kurtarır, der. Ha­nımı ona,

–        Bunu yapamam, zira senin korktuğun şeyden ben de korkmaktayım, ce­vabını verir.

Nitekim yüce Allah bu manada şöyle buyurur:

“Günah yükü ağır olan kimse [başkasını] onu taşımak için çağırsa ve bu çağrılan yakını dahi olsa, kendisine ondan hiçbir şey yükletilmez.”

İbn Mesud’un (radıyallâhu ‘anh) rivayet ettiği bir hadiste Resûl-i Ekrem (sallallâhu ‘aleyhi ve sellem) buyurmuşlardır ki: “Kıyametgünü, o uzun bekleyişten dolayı ka­fir kimsenin teri neredeyse onu boğacak kadar yükselir. Öyle ki, bu kimseler şöyle yalvarmaya başlarlar: Rabbimiz! Cehenneme gidecek olsak dahi bu ıstı­raptan bizi kurtar ve bize acı.”