Hac ve Umrenin Faydaları

By | 31 Aralık 2013

hac umre

Hacca giden Müslüman, çok büyük manevî tasfiye, tezkiye ve yüksek tecelliye mazhar ol­maktadır.

O mübarek mekanlara, Allah’ın evine; Beytüllah’a, Kâbe’ye, Arafat’a İlahî tecellilerin zuhur ettiği, Allah’ın kelamının (Kur’an’ın) nazil olduğu, yüce Peygamberimiz’in yaşadığı, mübarek ayak­larının bastığı namaz kıldığı, dua ettiği mukaddes yerleri ziyaret ettiğini, vücudunun her zerresinde hisseden Müslüman, bambaşka duygulara, he­yecanlara erişir. Basit duygu ve düşünceleri bıra­kıp yüce duygu ve düşüncelere yükselir.

Hele Allah’ın övdüğü mübarek topraklara ayak basınca ulvî duygu ve düşünce zirveye ula­şır. Allah’ın evini (Beytullah) gördüğü zaman vü­cudunun bütün zerrelerinin büyük ferahlık duy­duğunu hisseder, kuş gibi hafifler, kelimelerle tam ifade edemeyeceği büyük haz, zevk alır.

Yüce Peygamberimizin şehri olan Medineyi minarelerini, peygamberimizin istirahat ettiği yeşil kubbeyi gördügü zaman vücudunun bütün hücreleri titrer, sevgi ve aşktan gözyaşlarını tuta­maz, ağlar da ağlar… Sel gibi akan gözyaşlarıyla beraber Allah sevgilisine selam ve salata başlar. Salat ve selam sana ey Allah’ın Rasulü! Salat ve selam sana! Yüzlerce, binlerce, milyonlarca salat ve selam sana ey Allah sevgilisi!

Her salat ve selamda bambaşka duygu, bambaşka heyecan.

Mekke’de, Medine’de kaldığı müddetçe Al­lah Rasulü (sav) ve mübarek arkadaşları, Ebu Bekir, Ömer, Osman, Ali (ra) ve diğer ashab (ra) ile beraber yaşar. Onların Allah’a yalvarışlarını, dualarını, acılarını ızdıraplarını, Allah yolunda çek­tiklerini çilelerini ruhunda hisseder. Sanki onların arasında dolaşan bir mü’min gibi ruhunu heye­can kaplar.