Peygamber Efendimizin Doğumundaki Mucizeler – 1

By | 23 Mayıs 2014

namaz-kildiran-seccade

peygamber Efendimizin doğumundaki mucizelerden Kisranın sarayının yıklıması

Peygamber Efendimizin doğumundaki mucizelerden biride Kisranın sarayının yıklıması ve mecusilerin ateşinin sönmesidir. Peygamber Efendimizin doğumundaki mucizelerden bu olayla ilgili Berzenci mevlid-i şerifinde ki Metn-i Şerîf şöyledir ;

Rasulüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)’in cemâlinin doğması ve vech-i şerifinin parla­ması sebebiyle, Enûşerevan’ın muhkem ve yüksek bir şekilde bina ettiği Kisrâ’ya bağlı Medâin’deki saray çatladı ve yüksek kulele­rinden on dört tanesi düştü.

Kendisine isabet eden ve âniden ârız olan dehşetli halden dolayı Kisrâ’nın saltanatı he­lak oldu ve Pers memleketlerinde tapınıla gelen ateşler söndü.

Peygamber Efendimizin doğumundaki mucizelerden biri olan Kisranın sarayının yıklıması ve mecusilerin ateşinin sönmesinin sebebi şudur ;

Bağdat’a bir merhale mesafede olan Kis­râ’nın sarayı aslında yirmi iki kulesi olan, yüz arşın uzunluğunda büyük kerpiçlerle ve kireçle bina edilmiş muhkem bir yapı iken ve binâsında hiçbir çatlak mevcud değilken, sadece Allâh-u Te’âlâ’nın, Habîbinin gelişine delalet eden bir âyet olarak kalmasını murad etmesi nedeniyle o binânın on dört şerefesi mevlid gecesi durduk yere düşmüştür.

Düşen kulelerin sayısının on dört oluşu da Rasulüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)İn O sayıda Pers kırallarına mâlik olacağına işaret etmektedir.

Nitekim bu işaret aynen tahakkuk etmiş, Hazreti Ömer (Radıyallâhu Anh) zamanında on hü­kümdarlık ele geçirilmiş, bâkisi de Hazreti Os­man (Radıyallâhu Anh) zamanında fethedilmiştir.

Rasulüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) in duası da bedduası da makbul olduğu için kendisinin mektubunu parçalayan Kisrâ’ya beddua etmiş ve sahih hadîs-i şerifte zikredildiği üzere:

“Kisrâ helak olduğu zaman, artık ondan sonra Kisrâ olmayacaktır” (Buhârî, Menâkıb:22, no:3422, 3/1325)buyurarak, Kisrâ’nın helâkıyla birlikte mülkünün devam etmeyeceğini bir mu­cize olarak haber vermiştir.

Yine böylece mecûsilerin taptıkları ve hiz­metçiler tâyin ederek iki bin senedir hiç söndür­meden yanmasını sağladıkları ateş, mevlid gece­si sebepsiz yere sönmüştür.

Bir daha kimse onu tutuşturmaya güç yetirememiştir ki bu, Rasulüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)zuhur ettikten sonra artık Kisrâ’nın mülk ve izzetinin devam etmeyeceğine işaret etmiştir. (Muhammedel-Bintenî, Medâricu’s-su’ûd, sh:23)