Resûlullah sallallâhu aleyhi vesellem çocuklara karşı çok şefkatli davranır ve bu şefkati ile onları devamlı surette güzel ahlaka yönlendirirdi.
Enes b. Malik anlatıyor: Resûlullah -sallallâhu aleyhi vesellem- buyurdu ki, “Ey Evladım! Kalbinde kimseye karşı kin ve nefret duygusu taşımadan sabahlamayı ve akşamlamayı becerebilirsen bunu yap.” Ve daha sonra şöyle devam etti: “İşte bu benim sünnetimdir. Kim benim sünnetimi ihya ederse bu bana olan sevgisin- dendir. Kim de beni severse cennette benimle beraber olacaktır.”
Açıklama:
Allah’ın rahmeti üzerine olsun ey kardeşim! Resûlullah’ın sabah akşam; hayatın bütününde çocukları nasıl güzel bir ahlak üzere terbiye ettiğine bir bak. Gerçekten Resûlullah -sallallâhu aleyhi vesellem- ümmetin çocuklarını Allahu Tealâ’nın şu ayeti üzere terbiye ediyordu:
“O halde akşama girdiğiniz zaman da, sabaha girdiğiniz zaman da teşbih Allah’ındır, (daima O, teşbih edilir). Göklerde ve yerde, ikindileyin
de, öğleye erdiğiniz zaman da hamd O’na mahsustur. ”
Resûlullah -sallallâhu aleyhi vesellem- ümmetin çocuklarını öyle bir güne hazırlıyordu ki, o günde selim bir kalp ile Allah’ın huzuruna çıkma dışında ne mal/ mülk, ne de evlat fayda vermeyecektir. İşte Resûlullah -sallallâhu aleyhi vesellem- bunun için ümmetin çocuklarının hayatlarının bütününde, kalplerinin kin ve nefretten uzak, saf ve tertemiz bir şekilde olması için özen gösteriyordu.
Ya bizler! Bizlere ne oldu ki, çocuklarımızın kalplerini İslâmî ahlaktan, örf ve gelenekten uzak tutuyoruz. Çocuklarımızın dillerini sabah “günaydın”, akşam da “tünaydın, iyi akşamlar” gibi müslümanlara ait olmayan boş temennilerle doldurmuşuz.
La havle vela kuvvete ila billahil aliyyil azim!
İbnu-1 Kayyim (rahimehullah) derki: “Çocuğun en fazla ihtiyaç duyduğu şey güzel bir edep üzere eğitilmesidir. Çünkü eğitmen çocuğu hangi yöne yöneltirse çocuk o şekilde büyür. Şayet çocuk, kızgınlık, sıkıntı, dik kafalılık, acelecilik, hevasına uymak, tutarsızlık, huysuzluk, açgözlülük, hırslılık gibi kötü ahlak üzerine eğitilirse bunu gidermek zordur. Zaman içerisinde bu hasletler öz benliğinde yer eder. Her ne kadar bazı zamanlarda bu kötü hasletler çocuğun üzerinde görülmese dahi mutlaka bir gün farklı şekillerde tezahür edecektir. Toplumun genelinin ahlakî yönden sorunlarının olmasının en büyük sebebi bozuk bir terbiye üzere yetişmesinden kaynaklanmaktadır.