Allah’ı Tesbih Etmek

By | 25 Ocak 2014

Allah'ı tesbih etmek

Allah’ı tesbih etmek ile ilgili Ayet: “Birtakım insanlar (Allah’ı tesbih ederler) ki, ne ticaret ne de alış veriş onları Allah’ı anmaktan, namaz kılmaktan ve zekât vermekten alıkoy­maz. Onlar, kalplerin ve gözlerin allak bullak olduğu bir günden korkarlar.”

(Nur; 37)

Allah’ı tesbih etmek ile ilgili hadis: “Birkaç kelime vardır ki, her kim, o kelimeleri, meclisinden kalkmadan önce üç kere söylerse, günahlarına karşılık olur. Onları hayır ve zikir meclisinde söylerse, yazılara vurulan mühür gibi, o meclis o ke­limelerle mühürlenir. İşte o kelimeler de şunlardır: ‘Allah’ım! Seni hamdinle tesbih ederim. Senden başka İlah yoktur. Senden mağfiret diler ve sana tevbe ederim.’ ”

(İbn Amr’den, Ebû Dâvud)

Allah’ı tesbih etmek ile ilgili hikâye: Çobanın Tesbihi

Çobanın biri kendi kendine, Rabbine hamd ü senalar etmektedir: “Ey Rabbim,” der, “Nerdeysen bir iste, sana koyunlarımın en güzel sütlerin­den vereyim, yastığımı sana vereyim de yatasın… vs. vs.” Böyle sözler sarf ederken, Hz. Musa onu duyar, kızar:

“Bu yaptığın ne kadar yanlış!” der. “Hiç Allah böyle senin söylediğin gibi, bir insan gibi olur mu? Allah hepsinden uzaktır. Sakın böyle şeyler söyleme, sus!” diye çobanı azarlar. Çoban birden alt-üst olur, çok pişman olur. Allah’ı anmayı bırakır ve hızla oradan kaçar. Ama Allahu Teâlâ he­men Hz. Musa’yı uyanr: “Sen ne yaptın!” der, “Kulumun kalbi benim sev­gimle dolu idi, kendi elinden geldiğince beni anmakta idi. Sen onu neden azarladın! Belki diliyle âdâba en uygun şekilde beni anmasını bilmiyor­du, ama hâliyle beni tesbih ediyor, bana şükrediyordu.”

Hz. Musa bu ikazın ardından yaptığına pişman olur, çobanın peşin­den koşar. “Sen istediğin gibi Allah’ı anmaya devam et” der. Çoban da za­ten artık eski hâlinden tevbe etmiştir.

(Mesnevi’den)