Yüce Allah’a Hüsnü Zanda Bulunmak

By | 28 Ekim 2014

yuce-allaha-husnu-zanda-bulunmakCâbir b. Abdullah (radıyallâhu anh)’dan rivayet edilmiştir:
“Ben, Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem)’in vefatından üç gün önce, Peygamber sallallâhu aleyhi ve sellem):

– ‘Sizden birisi sakın Allah’a hüsnü zan etmeden ölmesin’ buyururken işittim.”
Burada kastedilen husus; ölüm döşeğine düşen müminin Allah’ın rahmet ve mağfiretine kuvvetle ümit bağlamasıdır. Bilindiği gibi mümin sağlığında hem Allah’ın rahmetinden ümidini kesmeyecek, hem de Allah’ın azabından korkacak ve azabı gerektiren fenalıklardan kaçınmaya dâima gayret edecektir. Bunun için deniliyor ki: Mü’min, korku ile ümit arasında olacaktır. Ölüm döşeğinde ise ümit tarafı, korku tarafına ağır basmalıdır. Bu da Allah’ın kerem ve mağfiretine dâir âyetleri ve hadîsleri okuyup düşünmek, müminler için vaat edilen ilâhi mükâfatları hatırlamakla gerçekleşir.)
Câbir b. Abdullah (radıyallâhu anh)’dan rivâyet edilmiştir:
“Ben, Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem)’in vefatından üç gün önce, Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem)’:
– ‘Sizden birisi Allah’a hüsnü zan etmeden ölmesin’ buyururken işittim.”
Ebu Hureyre (radıyallâhu anh)’dan rivâyet edildiğine göre, Rasulullah (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmaktadır:
“Yüce Allah şöyle buyuruyor: Ben kulumun bana olan zannının yanındayım.”
Nevevî’ye göre bu hadisin anlamı şu şekildedir: Kim ibadet ve hayır işlemekle bana yaklaşırsa, ben de rahmet, desteklemek, yardımcı olmak ve başarılı kılmakla ona yaklaşırım. Kulum ibadet ve taatlarını artırırsa ben de bu ikramımı artırırım. Eğer kulum ibadet ve taatıma hız verirse ben de bol rahmetimi ona yağdırmakla yaptığının fazlasını veririm ve maksadına ulaşması için fazla yorulmasını şart koşmam. Yani kul Allah’a kulluk görevini yerine getirme hususunda gösterdiği gayret derecesine göre ilahi lütfa kavuşur.Ebu Hureyre (radıyallâhu anh)’dan rivâyet edildiğine göre, Rasulullah (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmaktadır:“Allah’a hüsnü zan etmek, ibadetin güzelliğindendir.”Allah’a iyi zanda bulunmak; Allah için salih ameller işlemekle, Allah’ın bu amelleri kabul edeceğine inanmakla ve Allah’a hakkıyla kul olmak için elden gelen gayreti sarfettikten sonra elde olmayan kusurları da Allah’ın affedeceğine inanmakla bu hususta Allah’ın sonsuz affına güvenmekle olur. İşte bu güven, ibadet ve ibadetin güzelliğindendir.