Saçları Tıraş Etmenin Hükmü

By | 30 Mart 2015

saclari-tiras-etmenin-hukmu• Saçları tıraş etmek, hac, umre ve zorunluluk halleri dışında Ahmed b. Hanbel’den nakledilen iki görüşten birine göre mekruhtur.

Kerâhet Görüşünün Delilleri

Çünkü Ebû Mûsâ el-Eş‘arî ve Abdullah b. Ömer Hz. Peygamber’in (s.a.v.) “Tıraş eden bizden değildir” buyurduğunu nakletmiştir.
Dârekutnî, el-Ejrâd adlı eserinde Câbir b. Abdullah’tan (r.a.) Hz. Peygamber’in (s.a.v.) şöyle buyurduğunu nakletmiştir:
“Hac ve umre dışında saçlar kesilmez. ”

Aynca Hz. Peygamber (s.a.v.) Hâricüeri kınamış ve onların ayırt edici özelliklerinin saçlarını tıraş etmek olduğunu söylemiştir. Ömer (r.a.) de Sabîğ’e şöyle demiştir:

‘‘Seni başını tıraş etmiş iken görürsem şu iki gözünün, üzerinde olduğu kelleni (kılıcımla) uçururum.”
İbn-i Abbâs da (r.a.) şöyle demiştir:

“Şehirde saçını tıraş edenler şeytanın huyunu huy edinenlerdir.”

Ayrıca bunda yabancılara benzeme söz konusudur. Allâh Rasûlü (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Kim bir topluluğa benzerse o da onlardandır. ”

Bütün bunlardan dolayı usturayla kesmek mekruh olduğu için bunun yerine makasla kısaltma konmuştur. Nitekim Ahmed b. Hanbel böyle ya-pardı. Şu halde kişi dilerse saçını makasla kökünden keser; dilerse de saçlarının uçlarından birazcık kısaltır.

B) Cevâz Görüşünün Delilleri

• Ahmed b. Hanbel’den nakledilen diğer görüşe göre ise, bu mekruh değildir.
Çünkü Ebû Dâvûd, Abdullah b. Ca’fer’den şöyle nakletmiştir:

Hz. Peygamber (s.a.v.) Ca’fer’in ailesini ziyaret etmek için onlara üç gün süre verdi. Sonra onların yanına vararak “Bugünden sonra kardeşim için ağlamayın” buyurdu ve “Banayeğenlerimi çağrın” dedi. Biz kuş yav-rulan gibi onun huzuruna götürüldük. Hz. Peygamber (s.a.v.) berberi çağırtarak başlarımızı tıraş ettirdi.

Yine nakledildiğine göre Hz. Peygamber (s.a.v.), ömrünün son demlerinde omuzlarına kadar dökülmüş olan saçlarını tıraş etmiştir.
Ali’den (r.a.) gelen bir rivayete göre ise Allâh Rasûlü’nün (s.a.v.) saçları kulak memelerine varıyordu.

Ayrıca insanlar, her dönemde saçlarını tıraş edegelmişler ve kimse kimseye karşı çıkmamıştır. Diğer yandan saçlan uzatmak çok meşakkatli bir iştir. Dolayısıyla -zorunluluk gerekçesiyle- kedi artığı ve börtü- böceğin artığı olan suyun içilmesine izin verildiği gibi, saçlann kesilmesine de izin verilmiştir.