Peygamberlik ağır bir yük, güç bir vazifedir. Kadın ise yaratılışı itibariyle nazik ve zayıf olduğundan böyle ağır ve zor bir işin üstesinden gelemez. Çünkü peygamberlik devamlı bir şekilde sabır ve mücadele etmek ister. İstisnasız bütün peygamberler hak dini anlatırken, çeşitli belâlara ve sıkıntılara uğramışlardır.
Peygamberliğin pek çok özellik ve şartı vardır. Bunlardan birisi de erkek olmasıdır.
Bu husus Yusuf Sûresinin 109, Nahl Sûresinin 43 ve Enbiya Sûresinin 7. âyetlerinde açıkça ifade edilir. Meselâ Nahl Sûresinin 43. âyetinin meâli şöyledir:
“Ey Resûlüm! Senden önce de kendilerine vahiyde bulunduğumuz erkeklerden başkasını peygamber olarak göndermedik. Eğer bunu bilmiyorsanız, bilgi sahiplerine sorun.”
Âyetin meâlindeki “erkekler” ifadesi her üç sûrede de “ricâlen” olarak geçer.
Kadından peygamber gönderilmemesinin hikmetleri hususunda da şunlar söylenebilir:
1. Peygamberlik ağır bir yük, güç bir vazifedir. Kadın ise yaratılışı itibariyle nazik ve zayıf olduğundan böyle ağır ve zor bir işin üstesinden gelemez.
Çünkü peygamberlik devamlı bir şekilde sabır ve mücadele etmek ister. İstisnasız bütün peygamberler hak dini anlatırken, çeşitli belâlara ve sıkıntılara uğramışlardır.
Hz. Âdem’den Peygamber Efendimize (a.s.m.) kadar bütün peygamberlere çeşitli iftira ve hakaretler yapılmış, işkencelere tâbi tutulmuş; başta Hz. Zekeriya, Hz. Yahya ve Hz. Cercis olmak üzere yüzlercesi de şehit edilmiştir.Peygamberlerin hepsi de bütün bu zulüm ve eziyetlere insanüstü bir sabır ve tahammül göstermişlerdir.Oysa kadının böyle zahmetli işlere dayanabilmesi, erkeklere karşı mücadeleye atılıp, onlardan gelebilecek her türlü eziyet ve işkencelere aldırmayarak hak dini anlatma vazifesini yürütebilmesi mümkün değildir.
2. Peygamberlik Allah’ın emir ve hükümlerini insanlara ulaştırmak ve anlatmaktır.
İnsanların toplandıkları ve bulundukları yerlere gidip onları hak dine dâvet etmek ve anlattıklarını bizzat kendileri uygulayarak yaşamaları ve önder olmaları gerekir. Kadınlar ise, zayıf olduklarından böyle zor ve ağır görevi kaldıramazlar.
3. Kadınların erkeklere göre, âdet görme, doğum, lohusalık, çocuk bakımı gibi birtakım farklılıkları ve doğal görevleri vardır.
En azından bu özellikleri peygamberlik gibi önemli ve ağır bir görevi yürütmeye imkân tanımaz.
4. Başta Peygamberimiz olmak üzere, Hz. Davud ve Hz. Süleyman aynı zamanda birer devlet başkanı idiler. Bir kadının bu görevi kaldırması ve üstesinden gelmesi mümkün değildir.
Günümüz modem sistemlerinde bile devlet başkanlığı, ordu komutanlığı gibi ağır sorumluluk isteyen görevleri -bazı istisnalar dışında- hep erkekler yürütmektedir.
Daha bunlar gibi pek çok sebep ve hikmetlerden dolayı kadınlardan peygamber gelmemiştir.
İmam Eş’arî “Erkeklerin çoğu kemâle erdi, halbuki kadınlardan Firavun’un karısı Asiye ile İmran’ın kızı Meryem’den başkası hiçbir kemâle erişmedi” meâlinde bazı hadisleri delil olarak getirip, Hz. Havva, Hz. Sâre, Hz. Hâcer, Hz. Musa’nın annesi, Hz. Meryem ve Hz. Asiye gibi muhterem kadınlara peygamberlik vazifesinin verildiğini söylüyorsa da, yukarıda meâlini verdiğimiz âyetlere dayanan İslâm âlimleri görüş birliğiyle kadından peygamber gelmediğini belirtmişlerdir.