Kadın Mehrini Bağışlayabilir Mi ?

By | 19 Mart 2015

Kadın Mehrini Bağışlayabilir Mi ?Kadın Mehrini Bağışlayabilir Mi ?

Mehir, evlenen kadının kocasından alacağı hakkı­dır. Bu alacağını baştan istemeyeceği gibi, evlendikten sonra da kocasına hibe edebilir, yani alacağı mehirden vaz geçebilir. Kadın mehrini baştan bağışlayabileceği gibi, aldıktan sonra da bağışlayabilir.

Hukuk-u İslâmiye ve Istılâhât-ı Fıkhiyye Kamusu­nda bu mesele hakkında şöyle denir:

“Bir kebîre âkile-i bâliğa mehrini zevcine ve bâde vefâtihî vârislerine hibe edebilir. Takarrüb bulunmuş olsun olmasın. Bu babda evliyasından hiçbirinin iti­raza salahiyeti yoktur.”

Yani: Ergenlik yaşına gelmiş, aklı başında bir kadın mehrini kocasına veya öldükten sonra mirasçılarına kalmak kaydıyla bağışlayabilir. Böyle bir hanımla zi­faf olsun olmasın aynıdır. Bu konuda kadının velileri­nin, yakın akrabalarının hiçbirinin itiraza yetkisi yoktur.

Bu mesele diğer mezheplere göre de esas olarak aynı şekildedir.

Bu hüküm mehrin tamamı için söz konusudur. Bir de mehrin yarısının hak edilmesi ve bağışlanması var­dır. Hem yukarıdaki hükmün, hem de bu hükmün esas­larını şu âyet-i kerimeler bildiriyor:

“Eğer onları daha temas etmeden boşar da onlar için bir mehir takdir etmiş bulunursanız., o halde mehrin yarısını vermek gerekir. Eğer kadın kendi hakkından vazgeçer ve mehri bağışlarsa veya nikâhı elinde bu­lunduran erkek tamamını verirse, o başkadır.

“Evlendiğiniz kadınlara mehirlerini gönül hoşluğu ile verin. Eğer onlar kendi rızalarıyla mehirlerinden bir şeyi size bağışlarlarsa, onu da âfiyetle yiyin.”

Bu konuyu şöyle açmak mümkün: Tarafların nikâh­ları kıyıldıktan sonra karı-koca ilişkisi olmadan veya bir mekân ve odada baş başa kalmadan (halvet) boşa­nırlarsa koca, belirlenen mehrin yarısını vermekle yükümlüdür. Fakat böyle bir şey olmuşsa, ayrıldıkla­rında belirlenen mehrin tamamını vermekle mükellef­tir.

 

[1] A.g.e. 2: 135.

[2] Bakara Sûresi, 237.

[3] Nisâ Sûresi, 4.