Kadın Hangi Çeşit Davalarda Şahitlik Yapabilir, Hangilerinden Muaftır?

By | 29 Ocak 2015

kadin-hangi-cesit-davalarda-sahitlik-yapabilir-hangilerinden-muaftir     İslâm hukuku, zina, içki ve hırsızlık gibi had cezalarını gerektiren suçlarda ve kısas gibi cezalarda  kadını muâf tutmuş, onun şahitliğini kabul etmemiştir.
Bu dâvalardan zina cezasında dört erkeğin, diğerlerinde ise iki erkeğin şahitliğini esas  almıştır.Alışveriş, ticaret, nikah, talâk gibi muamelâta giren dâvâlarda ise iki erkek yoksa, bir erkekle i  iki kadının şahitliğini şart koşmuştur.Fakat erkeklerin vâkıf olamayacağı, bekâretin tespiti, doğum  ânında anne ve çocukla ilgili meydana gelecek hallerde, süt kardeşliğinin tespitinde, süt emme gibi  meselelerde tek kadının şahitliği de kâfi gelmektedir.Hattâ, Hz. Ömer boşanma hadisesinde bile bir    kadının şahitliğini kâfi görmüş; sahabe-i kiram çocuklar arasında meydana gelen hadisede çocukların şahitliğini kabul etmişlerdir.Çünkü şahitlikte asıl mesele hakkın zayi olmaması, adalete gölge düşürülmemesi, hakkın yerine gelmesidir.Had cezalarında ve kısasta kadının şahitliğine başvurulmamasının bir hikmeti, bu çeşit meselelerde en ufak bir şüpheye yer verilmemesi duyarlılığıdır.Çünkü kısas gibi bir davada eksik bir beyanla, bir hak zâyi olabilecek veya bir insanın kısas edilmesi söz konusu olacaktır.Kadınlardaki unutkanlık ve hislerine mağlup olmak gibi bir arıza bu meseleye gölge düşürebilir.Hem zaten erkeğe göre o kadar farklılıkları olan, annelik gibi önemli bir görevi bulunan kadına ayrıca böyle ağır meselelerde şahit göstermek, ondan eksiksiz bilgi istemek ona yapılan bir haksızlık değil midir?