Hz. Yunus Kıssası ile ilgili Ayet: “Derken kendisini balık yuttu. O kendi kendini kınamaktaydı. Eğer çok teşbih edenlerden olmasaydı, balığın karnında muhakkak insanların dirileceği güne kadar kalacaktı.”
(Saffat; 142-143-144)
Hz. Yunus Kıssası ile ilgili Hadis: ‘Yunus kavminin duaları arasında şu da vardı: ‘Ey diri olan, ey kıyam veren, ey hiçbir hayat sahibinin olmadığı zamanda hayat sahibi olan, ey hayat veren, ey ölüm veren, ey celal ve ikram sahibi…”
(Ebû Hureyre, Kütüb-ü Sitte, 1868)
Hz. Yunus Kıssası ile ilgili Hikâye:
Balığın Karnındaki Peygamber
Hz. Yunus da bütün peygamberler gibi kavmini yıllarca hak dine davet etti. Ancak kavminden yalnızca birkaç kişi iman etti. Bir gün kavminin “Bizi rahat bırak, hep aynı şeyleri duymaktan bıktık. Senin rabbine inanmıyoruz, sözünü ettiğin azabı doğruluyor isen getir artık.” demeleri üzerine, Yüce Allah’ın görevini sonlandırmamasına rağmen kavmini terk etti. Peygambersiz kalan insanlara azabın belirtileri gelince her yerde peygamberlerini aradılar; bulamayınca Allah’tan bağışlanma dileyerek pişmanlıklarını dile getirdiler. Yunus’un (as) kavmi; Kuran’ı Kerim’de azap gelmeye başladıktan sonra tövbe edip de tövbeleri kabul edilen tek kavim olarak geçer. Kimbilir belki de peygambersiz olmalarından dolayı affedildiler.
Kavmini terk eden Yunus (as) bir gemiye binerek uzaklaşmak ister. Ancak gemi denizin ortasında yol alırken şiddetli bir fırtına çıkar. Geminin batmaması için yolculardan birinin gemiden atılması gerekir. Gemiden atılacak kişinin belirlenmesi için kura çekilir. Kura, Hz. Yunus’a çıkar ve onu denize atarlar. Denize atıldığında bir balık onu yutuverir. Hz. Yunus karanlıklar içinde : “Allah’ım, senden başka ilah ve ma’bud yoktur. Seni her türlü kusurdan uzak bilirim. Hiç şüphem yok ki ben kendine zulmedenlerden oldum.” der. Tövbeleri çokça kabul eden Yüce Allah Hz. Yunus’un tövbesini de kabul eder ve onu balığın karnından sağ-salim çıkarır.