Ayetü’l-Kürsî’nin İfade Ettiği Mesajlar

By | 7 Nisan 2015

ayetul-kursinin-ifade-ettigi-mesajlarYüce Allah, evvela, koymuş olduğu kanun ve sebeplere sarılıp onlara tâbi olmamızı istiyor. Ancak sebeplere sarılıp da bir neticeye varamadığımızda “O Kayyûm’dur: Yaratmış olduğu kâinat, her an idare ve tasarrufundadır.” beyanıyla bize şunu hatırlatıyor: Bu mülkün yönetimi O’nun elindedir. Kapalı gördüğünüz kapıları O sizin için dilediği an açar; mümkün olmadığını gördüğünüz şeyi sizin için mümkün hale getirebilir. Sebeplerin tamamen düştüğü, sustuğu yerde Artık her şey bitmiştir.’ gibi, bir ümitsizliğe kapılmayınız. Rabbinize sığınınız, Zira O, dilediğini yapmaya gücü yetendir.

“Onu ne bir uyuklama ne de bir uyku tutar.” cümlesiyle ise, yüce Allah mümin kullarına şu mesajı veriyor: Huzur ve emniyet içinde olunuz, çünkü kendisine iman edip teslim olduğunuz o Rabbiniz, sizinle alâkalı yapılanların hiçbirinden bir an için bile olsun, habersiz değildir. ‘Ben uyuyorken, düşmanlarım bana bir zarar verir.’ diye bir endişeye girmeyin. Asla uyumayan ve sizi daima görüp gözeten olarak Ben varım. Siz, kulluğunuzun gereği olan tedbirinizi alınız, ötesini bana bırakınız.

İbrahim Hakkı Hazretleri bunu veciz bir şekilde şöyle ifade etmiştir.
“Nâçar (çaresiz) kaldığı yerde
Nâgah (ansızın, birdenbire) açar ol perde
Derman olur her derde
Mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler

“Göklerde ve yerde ne varsa (hepsi) O’nundur.” cümlesiyle ise, inanan kalpte mevcut olan güven ve huzur daha da pekiştiriliyor. Yüce Allah kuluna burada âdeta şöyle diyor: Neden korkuyorsun, yarın elde edemeyeceğini zannettiğin rızıktan mı, yoksa yarın yerine getiremeyeceğinden korktuğun bir işten mi? Şunu aklından çıkarma ki, göklerde ve yerde ne varsa hepsi Benimdir, onları dilediğime veririm, dilediğimden de geri alırım.. Sen, sana düşeni yap, sonra Bana itimat et. Zira, Ben bana inanmayanlara bile rızık veriyorum, kaldı ki, sen bana itaat ediyorsun ve bana inanıyorsun.

“İzni olmadan huzurunda şefaat etmek kimin haddine?” beyanıyla ise Allah (c.c.), huzurunda, kendisine rağmen kimsenin kimseye bir müdahalesinin olmayacağını hatırlatarak şöyle demektedir: Ne kadar güç sahibi olurlarsa olsunlar bu dünyada kimseden korkma. Bana rağmen kimsenin sana zarar vermesi mümkün değildir. Eğer bir acı ve zorlukla yüz yüze kalmışsan, bilmiş ol ki, bu Benim seninle alâkalı olan bir takdirimdir. O halde, sen yalnızca kendi vazifeni düşün ve ötesi için endişelenme.

Cenab-ı Hak “(Yarattığı kullarının) önünde arkasında ne var, hepsini bilir.” ifadesiyle ise, mümin kullarına şöyle der: Neler olduğunu ve senin için insanların neler planlandığını bilmediğimi sakın sanmayasın. Ben onların gizli-açık her şeylerini biliyorum. Haberdar olmayacağım bir şey olur diye korkun olmasın. Durum böyle olunca, sen artık ey kulum, neden korkuyorsun?