Alerji Hastalığının Sebepleri Nelerdir ?

By | 27 Şubat 2015

 

Alerji Hastalığının Sebepleri Nelerdir ?Alerji Hastalığının Sebepleri Nelerdir ?

Doğada mikrop, virüs, küf mantarı, polen, arı ve böcek zehri, ev tozu, kedi, köpek ve kuş tüyü gibi milyonlarca doğal alerjen vardır. Buna karşılık insan vücudunda her bir alerjene karşı aynı sayıda antikor yaratılmıştır. Antikorlar, kan ve vücut sıvısında pasif durumdadır, herhangi bir allerjenle karşılaşınca antijeni nötralize eder, yokeder veya dışarı atar. Bu süreç sağlıklı insanda iç veya dış hiçbir belirti vermeden gelişir. Fakat bağışıklık sistemi ilaçlarla zayıflayınca, karaciğer ve böbreklerin toksinleri nötralize etme ve dışarı atma fonksiyonu bozulunca alerji ortaya çıkar. Alerji, bağı­şıklık sisteminin, alerjene verdiği aşırı tepkidir.

Bütün tıbbi ilaçlar, özellikle antibiyotikler ve aşılar, GM ürünler, hazır gıdalardaki katkı maddeleri, sentetik aromalar, deterjanlar, kimyasal mad­deler, tarım ilaçları gibi maddeler bağşıklık sistemi tarafından tanınmayan yapay alerjenlerdir.

Alerjenin biriktiği bölgeye göre farklı belirtiler ortaya çıkar: Dudaklarda, dilde ve boğazda şişme, yanma ve kaşıntı,-yüzde kızarıklıkların ağrısı, bu­lantı, kusma, ishal,-hapşırma,burunda kaşıntı,akıntı ve tıkanıklık, gözde ya­şarma ve kaşıntı,kulakta kaşıntı, baş ve kulak ağrısı, nefes darlığı, öksürük, hırıltılı solunum, göğüste tıkanıklık, ciltte kaşıntı ve döküntüler. Bu belirti­lerin krizler şeklinde ortaya çıkması, bir müddet sonra kendiliğinden geç­mesi ve defalarca tekrarlanması alerjik hastalıkların tipik özelliğidir.

Anafilaksi şoku: Bazı alerjik reaksiyonlarda, anafilaksi denilen, aniden başlayan, şok şeklinde krizler gelişebilir. Antibiyotik gibi bir ilaç kullanımı veya arı sokması gibi durumlarda hızla gelişen, şiddetli bir olaydır. Yüzde, dudakta, dilde, boğazda aniden şişme, kaşıntı ve kabarıklıklar, kusma, ka­rın ağrısı ve ishal, ateş, terleme, havale, kalpte ritm bozukluğu, tansiyon düşmesi, nefes darlığı, hırıltılı solunum, morarma, solunumun durması gibi anafilaksi belirtilerinin dereceleri duruma bağlı olarak değişir. Ağır anafi­laksi vakaları, nadir de olsa, birkaç dakika içinde ölümle sonuçlanabilir. (“GMO”, “Katkı Maddeleri”, “ilaçlar” bölümlerine bakınız.)

Bahar nezlesi, bazı insanlarda bahar aylarında tekrarlayan, ağaç, çalı ve ot polenlerine bağlı olan ve modern tıpta çaresi bulunmayan alerjik bir re­aksiyondur. Bu alerjik reaksiyon aslında polenin etkisi ile ortaya çıkan iyileşme krizi, farklı polen çeşitlerinin vücuttaki toksinleri bağlayarak dışarı atma sürecidir.

Öneriler

  • Alerji tedavisinde temel prensip, alerjene duyarlılığı azaltmak ve alerjenle teması kesmektir.
  • Alerjene olan duyarlılığı azaltmak için, evvela, beslenmeyi düzeltmek ve genel tedavi uygulamak gerekir. (“Hastalıkların Sebepleri”, “Yiyecek ve İçecekler”, “İlaçlar” bölümüne bakınız.)
  • Doğal alerjenlere bağlı alerjilerde, karaciğer temizlemesi ile alerjene olan duyarlılık azalır veya geçer.
  • Ancak, toksik özellik taşıyan yapay maddelerle teması kesmek zorun­ludur. Bunlara karşı gelişen alerjik reaksiyon, bağışıklık sisteminin doğal koruma hareketidir. Çünkü bağışıklık sistemi, kuvvetli olduğu müddetçe, toksik maddelerin vücuttaki organ ve sistemlere karışmasına engel olmak için her yolu kullanır.
  • Gıdalara eklenen GM kökenli veya sentetik katkı maddeleri, gerçekte gıda olmadıkları için alerjik hastalığa en sık sebep olan maddelerdir.(“GMO” bölümüne bakınız.)
  • İnek sütü kan grubu “A” ve “O” olanlara doğal alerjen olduğu, yani onların mizacına uygun olmadığı için, süt tüketmeme­leri gerekir. Süt tozu ise herkes için alerjendir. (“Süt” bölümüne bakınız.)
  • Suni beslenen tavukların yumurtası, bayat yumurta ve yumurta tozu da herkes için alerjen ve genel sağlığı tehdit edicidir. Ancak doğal beslenen tavuğun taze yumurtası kimse için alerjen değildir. (“Tavuk Eti ve Yumur­ta” bölümüne bakınız.)
  • Beslenme

Her gün (açlık günleri hariç):

  • Sabah (06:00-07:00): Bir bardak greyfurt suyu veya limon suyu, suyla karıştırılarak içilir. 1-3 diş sarımsak yutulur.
  • Yarım veya 1 saat sonra 30-50 gr. halis zeytinyağı + 30-50 gr. limon suyu içilir.
  • Acıkınca 50 gr. kırmızı pancar suyu + 150 gr. ıspanak suyu veya 150 gr. semizotu suyu + 50 gr. kuru soğan suyu veya 150 gr. ıspanak suyu karışımı öğleye kadar bir kaç seferde içilir. Her bardakla birlikte 1-3 diş sarımsak yutulur.
  • Yemekten yarım saat önce 3 tane acı badem, 3 tatlı badem ile yenir.
  • İkindide (16:00-17:00): Mizaca uygun et, balık veya taze köy yumur­tası salata ya da sebze yemeği ile yenir. Yemekle beraber veya yemek­ten sonra 1-5 diş sarımsak yutulur. Sarımsak yerine çiğ soğan da yene­bilir.
  • Akşam (21:00): 1-5 diş sarımsak yutulur ve 1 tatlı kaşığı ısırgan tohu­mu veya ezilmiş ısırganotu + yarım çay kaşığı öğütülmüş zencefil + 1 tatlı kaşığı bal karışımı suyla yutulur. Yazın bu karışım yerine vişne, erik, taze incir, üzüm veya karpuzdan biri yenir.
  • Isırganotu her şekilde kullanılabilen, organları toksinlerden temizleyen, alerjik tepkileri azaltan ve pek çok faydası olan bir bitkidir: Çayı demlenir, yemeğin üzerine serpilir ya da taze yapraklarından salata veya yemek ya­pılır. Yıllarca kullanılabilir.
  • 3 hafta boyunca bu beslenme şekline devam ederken her Pazartesi ve Perşembe 1 günlük açlık yapılır.
  • 3 hafta sonra 3 gün açlık ve 4. gün karaciğer temizlemesi yapılır (“Ka­raciğer Temizlemesi 3. Gün”, “1 Günlük Açlık” ve “3 Günlük Açlık” bölüm­lerine bakınız.)

Anafilakside ilk yapılması gerekenler

Anaflaksi belirtileri aniden başladığı ve hızla ilerlediği için, hasta ve ya­kınlarının yapacağı fazla bir şey yoktur. Ancak, kriz başladığında, vakit kaybetmeden aşağıdakileri uygulamak krizi yavaşlatabilir veya durdurabi­lir.

  •  Hastaya haber vermeden, yüzüne ve göğsüne soğuk su çarpmak
  •  Soğan kırarak koklatmak veya buruna soğan suyu damlatmak ve küçük yudumlarla içirmek,-
  •  Ayakları ve baldırları ovmak,-
  •  Limon suyu veya ev sirkesi içirmek ve cilde sürmek.
  •  Önce sırta sonra karna büyük kupalar kapatmak.

Aşı tedavisi: Türkiye’de, şifa ümidi ile, yıllarca, ara vermeden aşı olmaya devam eden bir çok alerji hastası vardır. Alerjik hastalıklarda aşı, kabul edi­lebilir bir tedavi yöntemi olamaz. Astım ve diğer alerjik hastalıklarda, teh­likeli, hatta ölümcül riskler taşıdığı için bir çok Avrupa ülkesinde yasaklan­mıştır.