Günümüzde birçok mahrem ve cinsel mesele hiçbir ölçü tanımadan, çoğu zaman art niyetle açık açık anlatılıyor. Bu durumda İslâmiyetin bu konularda aydınlatıcı bilgilerini vermek ve sorup öğrenmek Müslümanın gerek aile, gerekse dinî hayatı için çok önemlidir. Bunun için de, bu çeşit meselelerde haya ve utangaçlık öğrenmemize engel olmamalıdır.
Hayâ duygusu, utanma hissi insanı kötülüklerden ve edepsizliklerden korumak için verilmiştir. Yoksa inancımızın gereklerini öğrenmekten alıkoymak için değil…
Bunu Saadet Asrında bütün açıklığı ve ayrıntılarıyla görmekteyiz. Gerek özel hayatımızı, gerekse aile hayatımızı doğrudan ilgilendiren birçok meseleyi başta Peygamberimizin (a.s.m.) hanımları olmak üzere, kadın sahabilerin rivayet ettiği hadislerden öğreniyoruz.
Kadın sahabiler bazen bizzat, bazen de mü’minlerin annelerini aracı yaparak Peygamberimizden (a.s.m.) pek çok meseleyi sormuşlar. Peygamberimiz de onların sorularına açık açık cevap vermiştir.
Bir defasında Hz. Enes bin Mâlik’in annesi Ümmü Süleym, Peygamberimizin (a.s.m.) huzuruna gelerek, Hz. Âişe’nin de orada bulunduğu bir sırada kadınlara ait özel bir soru sorar:
“Yâ Resulallah, (Şüphesiz Allah hakkı beyan buyurmaktan hayâ etmez) erkeğin uyku esnasında gördüğünü kadın da görse; bundan dolayı erkeğin kendisinde gördüğünü kadın da görüyor” diyerek kadının ihtilâm olunca ne yapması gerektiğini sorar.
Bunun üzerine Hz. Âişe, Ümmü Süleym’e dönerek, “Yâ Ümmü Süleym, kadınları rezil ettin, Allah hayrını versin (kadın ihtilâm olur mu?)” diye çıkışır.
Peygamberimiz (a.s.m.) Hz. Âişe’ye; “Tam tersine, sen… (Bu söze sen daha lâyıksın) Allah senin hayrını versin. Evet, ey Ümmü Süleym, kadın da bunu gördüğü zaman yıkanmalıdır. Kadınların suyu yoksa hangi sebeple çocuğu kendisine benzer?” buyurur.
Görüldüğü gibi, kadın sahabi soru sormaktan utanıp çekinmemiş, ona engel olan Hz. Aişe’yi de Peygamberimiz (a.s.m.) uyarmıştır.
• • •
Yine çok bilinen ve Asr-ı Saadette geçen bir hadiseyi burada anlatmakta fayda var.
Hz. Ebû Bekir’in kızı Hz. Esma bir gün gelerek Peygamberimize (a.s.m.) nasıl gusledeceğini sorar. Peygamberimiz (a.s.m.) de guslün tarifini yapar.
O sırada hazır bulunan Hz. Âişe kardeşinin gelip Peygamberimize (a.s.m.) bu şekilde soru sormasından memnun olur ve şu gerçeği dile getirir:
“Şu Ensar kadınları ne iyi kadınlardır. Dinlerini öğrenmek hususunda kendilerine hayâ mâni olmuyor.”
İmam-ı Âzam’a, “Siz bu ilmi nasıl elde ettiniz?” diye sorduklarında şu cevabı verir:
“Başkasına söylemekten cimrilik etmediğim gibi, başkasına sorup öğrenmekten de utanıp çekinmedim.”
Günümüzde birçok mahrem ve cinsel mesele hiçbir ölçü tanımadan, çoğu zaman art niyetle açık açık anlatılıyor. Müslümanm aile hayatı dejenere ediliyor.
Bu durumda İslâmiyetin bu konularda aydınlatıcı bilgilerini vermek ve sorup öğrenmek Müslümanın gerek aile, gerekse dinî hayatı için çok önemlidir.
Bunun için de, bu çeşit meselelerde haya ve utangaçlık öğrenmemize engel olmamalıdır.