Esas itibariyle damat kayınvalidesinin, gelin de kayınpederinin elini öpebilir, tokalaşabilir.Ancak bir tedbir olarak “hurmet-i musahare”, yani akrabalığa benzeyen bir yakınlığın ortaya çıkmaması için tarafların birbirlerinin tenine dokunmaması uygun görülmüştür.
Nur Sûresi 31. âyette geçen “kocalarının babalan” ifadesi ile Nisa Sûresinde geçen “hanımlarınızın anneleri” ifadeleri bu meselenin aslını oluşturuyor.
Yani bir hanım için kayınpederi, bir erkek için de kayınvalidesi gerçek baba ve annesi gibidir, aralarında ebedî mahremiyet vardır.Hiçbir şekilde oğlu ölse veya hanımını boşasa de kayınpeder geliniyle, damat da kayınvalidesi ile evlenemez.Fıkıh dilinde “hurmet-i müsahare” şeklinde bir tabir vardır ki, “akrabalığa benzeyen bir yakınlık” demektir.Yani kişi, bu insanlarla evlilik yoluyla akraba olmuştur. Hanefi mezhebine göre, bir damat kayınvalidesinin, bir gelin de kayınpederinin elini öper veya tenine dokunursa, her iki taraftan birinde cinsel haz ortaya çıkarsa gelin-damat diğer bir ifade ile karı-koca birbirlerine haram olurlar.
Yani esas itibariyle damat kayınvalidesinin, gelin de kayınpederinin elini öpebilir, tokalaşabilir; ancak yukarıda sözü edilen mahzur ortaya çıkmaması için bir tedbir olarak taraflar birbirlerinin tenine dokunmaması uygun görülmüştür.
Ancak bu hüküm Hanefi ve Mâlikî mezhebine göredir. Şâfiî ve Hanbelî mezhebine göre bu yolla haramlık sabit olmaz. Böyle bir halle karşılaşılmış olsa bile Şâfiî mezhebini taklit etmek mümkündür.Onun için bu konularda hoşgörülü olmak en güzelidir. Çünkü bazı bölge ve ailelerde erkeğin kayınvalidesinin, hanımın da kayınpederinin elini öpmemesi çok yanlış anlaşılmakta ve aile bağlarını koparacak tartışma ve münakaşalara kadar varmaktadır.