Kasetten Kuran-ı Kerim Dinlemek

By | 15 Ekim 2014

kabe imamlarından kuran dinleKuran-ı Kerim dolu kasetlere abdestsiz el sürülmez deniyor, doğru mudur? Yine kasetten vaaz da, Kuran-ı Kerim de, başka şeyler de dinlenilmez, çünkü onun feyzi olmaz, hiçbir yararı dokunmaz deniyor. Bu yüzden de teyp ve kasete adeta düşmanlık açılıyor, ne dersiniz?
Kuran-ı Kerimi, usul kitaplarımız şöyle tarif ederler:
“Rasulüllaha indirilip, mushaflarda yazılı olan ve hiç bir şüphe bulunmayacak tarzda bize kadar tevatürle gelen kitaptır.” Abdestsiz dokunulamayacak olan, Kuran-ı Kerim’in yazılı olduğu mushaflardır. Bantlara mushaf denmeyeceğine göre Allahu alem onlara abdestsiz dokunmakta bir beis olmamalıdır. Kaldı ki fıkıhçılarımız Kuranın kendisine bitişik olmayan kabı Kurandan sayılmaz ve böyle bir kapla kuran abdestsiz dahi tutulabilir demişlerdir. Kasetlerde de Kuranın sesinin kayıtlı olduğu kısım, içerisindeki şerittir ve dış plastik kısmı ondan ayrıdır diye düşünülebilir. Ancak her halükârda saygılı olan saygısının karşılığını alır. Çünkü Allah (cc): “Allah’ı hatırlatan sembollere (şeâire) tazim etmek kalbin takvalı olduğunun belirtisidir” buyurur.
Kuran-ı Kerim, vaaz ya da dinlemesi haram olmayan diğer şeyleri teypten, radyodan ya da videodan dinlemenin ne mahzuru ola¬bilir?
Mahzurlu olan, Kuran-ı Kerimi münasebetsiz yerlerde okumak, okutmak, ya da Kuran-ı Kerim okunurken saygısız davranmak, dinlememek, mesela konuşup eğlenmek, gülüp laubali hareketlerde bulunmaktır. Kuran-ı Kerim teyp vb. aletlerden, şartlarına uygun ola¬rak okunuyorsa, dinleme adabına uyularak da dinleniyorsa okunur ve dinlenir, okunmalı ve dinlenmelidir. Mesela kadın, tek başına el işini yaparken, mutfağını temizlerken, boş duran kulağı, güzel okunmuş bir Kuran tilavetinde olsa, ruhu sürekli Kuran-ı Kerimle haşir-neşir bu¬lunsa daha iyi olmaz mı? Bize göre daha iyi olur. Hatta öyle yapmalıdır,
Kuran-ı Kerim tilaveti ile, çok güzel vaazlarla, hem ruhunu, hem kültür ve irfanını beslemelidir. Ta ki, ruhun gıdası diye zehirleyici tıngırtılı dinlemesinler, en büyük nimet olan zamanlarını öldürmesinler.
Teyp vb. aletlerden dinlenen Kuran da Kurandır, aynı şartlarla dinlenilmesi ve secde ayeti okunursa secde yapılması gerekir. Bunu sesin dağlardan yankılanmasına benzetemeyiz. Bu tıpkı Hz. Musa (.ıs)’in Allah’ı (cc) vasıtasız olarak, ya da ağaç vasıtası ile dinlemesine benzer. Nasıl o şekilde duydukları Allah’ın kelamı ise, bu aletlerden dinlenen Kuran-ı Kerim de Allah’ın kelamıdır. Çünkü Kuran-ı Keri¬me Allah’ın kelamı denmesi, o lafızlarla anlatılan mananın, Allah’ın ezelî “Kelam” sıfatına nispet edilmesi itibarı iledir. Canlı bir şahıs okurken de Kuran-ı Kerim olan, onun çıkardığı sesler değil, onların manası ve manaların kalıbı olan nazımdır. Bizce el-A’raf süresindeki bir ayet-i kerime de bu söyledilderimizi doğrular anlamdadır: Kuran-ı Kerim okunduğunda onu dinleyin ki, esirgenmiş olasınız” (7/204). Dikkat edilirse burada “birisi Kuran-ı Kerim okuduğunda” denmemiş de “okunduğunda” denmiştir ki bu, her nasıl olursa olsun okunduğunda, anlamını verir?
Bu tür aletlerden Kuran-ı Kerim dinlenmeyeceğini söyleyenler, elbette dinlerken gösterilecek ciddiyetin, şahıstan dinlerken gösterilecek olan gibi olamayacağı endişesiyle böyle söylüyorlar. Bu endişe bütün bütün yersiz değildir. Ama Kuran-ı Kerim okunurken saygının okuyana değil, Allah’a olması gerektiğini bilenler, aletten dinlerken de saygılı olurlar.